Gel, şu işi konuşalım.
Sen, eğri otur ben de doğru konuşayım.
Alınan, gocunan olabilir, aldırmayalım kınayanın kınamasına.
Sözümüz odun gibi olsa da doğru olsun.
Meydanlara çıkan halktan en üst yetkiliye kadar bu ülkede yaşayan herkesin bir temennisi vardı.
16 Temmuz (Galatı meşhur oldu. Artık herkes 15 Temmuz diyor. Ben 16 Temmuz demeyi sürdüreceğim.) gecesi Türkiye’de her şey için bir milat oldu mu?
…
Ben, sıfırdan başlayan herhangi bir şey göremiyorum, gören varsa söylesin, dillendirelim.
***
Hadi diyelim, 16 Temmuz gecesi milletimiz reddi ilhak ve müdafai vatan için sokaklara çıktı.
Takip eden ilk birkaç günde vatandaş aklını ve gücünü kullanarak işgali önledi ama evine dönmedi.
Oysa amaca ulaşılmış, tehlike tamamen bertaraf edilmese de her şey kontrol altına alınmıştı.
Tehlike ciddi şekilde savuşturulmuş olmasına rağmen bu aziz millet meydanlara çıkmaya neden devam etti?
Geçmişte sayısız defa darbe yiyen bu millet geleneğinde böyle bir direniş kültürü yokken bu sefer neden sokaklara çıkmaya devam ediyordu?
Analar, bacılar, dedeler, nineler bir şenlik yapacakmış gibi meydanlara iniyorlar sabahlara kadar gönüllerince nöbet tutuyorlar sonra da görevini yapmış insanlara mahsus o muhteşem huzurlarıyla yuvalarına dönüyorlardı.
Neden?
***
Cevabı herkes biliyor.
Hainler bir daha ihanete kalkışmasınlar, gereken temizlik bir an önce yapılsın diye.
Herkes evinin önünü süpürdü mü?
Halkın başlatıp Reisin inisiyatifiyle tamamlanan “Milli Devrimler” diğer devlet kurumları tarafından tam anlamıyla benimsendi mi?
Siyasetteki, bürokrasideki taharet ne zaman?
Bir mukayese yaparsak bazı kurumların işi ciddiye aldığı bazı kurumların ise işi savsakladıklarını görüyoruz.
***
Nazımız Reis’ten başkasına geçmiyor. Halimizi ona arz etmek belki en doğru davranış olacak. Bu bapta bir önerim olacak:
Sayın Cumhurbaşkanım,
Zatı aliniz kamunun nabzını en iyi tutan liderlerden birisiniz.
16 Temmuz Türkiye için bir milat oldu mu, devlet kurumları kılcal damarlarına sirayet edecek şekilde yerleşen vatan hainlerinden yeterince temizlendi mi?
Özellikle belediyelerde, siyasi partilerde başkan seviyesindeki insanların tavassutlarıyla yuvalanan hainlere dokunuldu mu?
Hainlere müzahir olan siyasi kimlikli üst düzey yöneticilere, bürokratlara başkanlara ve hatta bakanlara dokunuldu mu?
Ve benzeri soruları havi bir anket yaptırır mısınız?
***
Tıpa tıp aynısı olmasa da Sayın Cumhurbaşkanı’nın benzer sorulardan müteşekkil anketlerle vatandaşın nabzını tutuğuna eminim. Olaya tüm boyutlarıyla hâkim olduğuna da kaniyim. Ben sadece bir hatırlatayım dedim.