Osmanlı’nın son dönemi için söylenmiş meşhur bir söz vardır, “selam verdim rüşvet değildir diye almadılar”. Osmanlının çöküşünü hızlandıran unsurlardan biri de sistemin içinde rüşvet ve torpilin çok üst seviyelere çıkmasıdır.
Geçtiğimiz günlerde “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik”te bazı değişikler yapıldı. Bu değişikliğe göre;
Sınavsız(Referans yani diğer tabiri ile torpil) atanabilecek kadrolara aşağıdakilerde eklendi;
1- İlçe müdürü kadroları,
2- Sosyal Güvenlik Kurumu'nda sosyal güvenlik merkezi müdürü kadroları,
3- Spor Genel Müdürlüğü'nde gençlik merkezi müdürü kadroları,
4- Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü'nde yurt müdürü kadroları
Son dönemde zaten devlet kurumlarında bir CV rüzgarı vardı. Adamını bulan memurlar bir yerlere atanabilmek için CV gönderiyor ve atama bekliyorlardı. Yani birkaç torpili bulanlar bir kadro kapmak için yarış içine girmişti. Bu durumda şimdi ne oldu? Kapılacak kadro sayısı artırıldı.
Ancak bu durum devlet kurumlarının geleceği için çok iyi mesajlar vermemektedir. Devlet içinde çalışırken bir taraftan kendini geliştiren, master-doktora yapan, işini çok iyi bilen ama torpili olmayan memurlar, işten anlamayan ancak torpil ve yalakalıkta sınır tanımayan tiplerin daha üst görevlere gelmesiyle küstürülecektir. Bu durumda devlet kurumları iş bilmeyen kişilere emanet edilmiş olacağından büyük risk alınmaktadır.
Cumhuriyetin 100. Yılına yaklaşırken, hedef 2023 diye sloganlar atılırken, devleti temsil edecek kişilerin alanında uzman ve her konuda kendini geliştirmiş olması gerekmektedir. Aksi takdirde referans adı altında torpille bir yerlere gelenler ile 2023’e girilirken sadece takvimdeki rakamlar değişmiş olacaktır.
Sonuç olarak yazının başında söylediğimiz meşhur sözdeki gibi, referansla bir makama gelenlere referansımız! olmadan selam vermeye bile korkacak hale gelebiliriz.
Saygılarımla…
Sencer KAYA
Eğitim Yöneticisi