Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, Saadet Partili Lütfi Yalman'ın MHP'ye yönelik iddialarına tepki gösterdi.
Yalman'ın iddialarının asılsız ve iftiralarla dolu olduğunu savunan Yalçın, "Her ne kadar Yalman, MHP hakkındaki iddialarının kendi şahsi görüşü olduğunu ileri sürse de görüşleri, siyasi kimliği, partisi ve mensup olduğu inanç ekseni adına bağlayıcıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Yalçın, MHP'nin Türk siyasetinde temsil ettiği çözüm üretme, istikrarı kuvvetlendirme ve yapıcılık misyonunun Saadet Partisi ve Millet İttifakı tarafından hazmedilemediğini öne sürerek, şu açıklamalarda bulundu:
"MHP'nin siyaset kulvarındaki müspet konumundan rahatsız olan üst akıl da zillet cephesine okyanus ötesinden sufle vermekte, partimizin bu etkin işlevinin baltalanmasını istemektedir. Diğer taraftan, zillet cephesindeki politikacılar arasında baş gösteren dimağ hasarı ve hafıza kaybı ise Türkiye'nin geleceğine yön vermesi gereken siyaset kurumu açısından tehlike arz etmektedir. Ancak zillet taifesinin yaşadığı kafa karışıklığı ve cinnet boyutuna varan MHP karşıtlığı, vicdanların sesini boğamayacaktır."
- "MHP, sorumlu ve yapıcı siyaset anlayışının gereğini yerine getirmiştir"
MHP'nin Cumhur İttifakı çerçevesinde ürettiği olumlu siyasetin destekçisinin millet olduğunu belirten Yalçın, şöyle devam etti:
"Türkiye'de millete ve milli iradeye rağmen politika üretmeye çabalayanların hüsrana uğramaları kaçınılmazdır. Lütfi Yalman gibi MHP muarızları, anlaşılan 15 Temmuz 2016 ihanet kalkışmasını, verilen şehitleri ve o gün Türkiye'nin uçurumun kenarından döndürüldüğünü unutturmaya çalışmaktadır.
Evet, MHP 15 Temmuz öncesinde AK Parti yönetimini eleştirmiştir. Üstelik bunu hiçbir MHP sözcüsü inkar etmemiştir. Ancak 15 Temmuz'dan sonra köprülerin altından çok sular akmış, bütün siyasi partiler duruş, tutum ve tavırlarını gözden geçirmişlerdir. MHP de Türkiye'nin içine yuvarlandığı istikrarsızlığı ve bölünme tehlikesini görerek yıllardır sürdürdüğü sorumlu ve yapıcı siyaset anlayışının gereğini yerine getirmiştir. 15 Temmuz ihanet kalkışmasından sonra MHP, Türkiye'nin bütünlüğü ve bekası adına milli mutabakatı esas alan bir duruş sergileyerek bu konuda AK Parti'yle uzlaşma içine girmiştir."
Yalçın, Türkiye'nin 15 Temmuz 2016 öncesinin Türkiye'si olmadığını vurgulayarak, ülkede milletin birlik ve dirliğini esas alan, hızla karar alıp uygulamaya dönük yeni bir yönetim modelinin, yeni bir icra anlayışının devreye girdiğini, MHP'nin de bunu desteklediğini kaydetti.
- "Alenen FETÖ destekçiliğidir"
Yeni yönetim modelinin oluşum ve yerleşmesine en büyük katkıyı sunan partinin MHP olduğuna işaret eden Yalçın, "Bütün yalın hakikatlere rağmen partimizi hedefe koyan Yalman'ın dile getirdiği türden kara propaganda yöntemleri, alenen FETÖ destekçiliğidir. Lütfi Yalman'ın iktidardan nemalanma ve iktidar ortaklığı iddiası da külliyen yalandır. Kendisini ve tenhalarda HDP ile oynaşan zilletin vesairesi partisini ispata davet ediyoruz. Aksi takdirde müfteri oldukları bir defa daha ilan edilecektir." ifadelerini kullandı.
MHP'nin, iktidardan herhangi bir talebi, icra erkine yönelik yönlendirmesi veya pazarlığı bulunmadığının altını çizen Yalçın, Cumhur İttifakı'nın iktidar ortaklığı değil, Türkiye'nin bekasını, birliğini ve istikrarını muhafaza etmeyi esas alan siyasi mutabakat ürünü olduğunu aktardı.
Semih Yalçın, MHP'nin ülke meseleleriyle ilgili görüş ve önerilerini sık sık kamuoyuyla paylaştığını, iktidarın da bunları değerlendirdiğini anlattı.