Türk Eğitim-Sen ve Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un öğretmenlere rotasyon uygulaması hususunda yaptığı basın açıklamasıdır.
Öğretmelere rotasyon uygulaması 17.04.2015 tarih ve 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile yürürlüğe girmişti.
MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü tarafından da 21 Mayıs 2015 tarihinde valiliklere yapılan duyuruyla rotasyon uygulamasında atamaya esas teşkil edecek ilçe gruplarının belirlenmesi istenmişti.
Bunun üzerine de valilikler tarafından ilçe grupları belirlenmeye başlandı. Örneğin Ankara ilinde atama yapılacak ilçe grupları şu şekilde belirlendi:
1. Grup: ÇANKAYA, YENİMAHALLE, ALTINDAĞ, MAMAK, KEÇİÖREN, SİNCAN, ETİMESGUT, GÖLBAŞI, PURSAKLAR
2. Grup: AKYURT, KALECİK, ELMADAĞ, ÇUBUK
3. Grup: ÇAMLIDERE, KIZILCAHAMAM, KAZAN
4. Grup: EVREN, KOÇHİSAR
5. Grup: BALA, HAYMANA, POLATLI
6. Grup: NALLIHAN, GÜDÜL, AYAŞ, BEYPAZARI
Başta sendikamız olmak üzere aklı başında tüm çevreler rotasyon uygulamasının hiçbir geçerli gerekçesi olmadığını, eğitim çalışanlarını huzursuz etmekten başka yeni hiçbir durumu ortaya çıkarmayacağını defalarca dile getirmişti.
Bir kısım makam ve kurumlarda işletme/makam körlüğü oluştuğundan dolayı, verimliliği artırma amacıyla uygulanan rotasyonun öğretmenler için asla geçerli olmadığını; çünkü bir öğretmenin her yıl yeni bir öğrenci ve veli profiliyle muhatap olduğunu defalarca gündeme taşıdık.
Fakat tüm iyi niyetli ve eğitimin ihtiyaçlarına işaret eden uyarı ve önerilerimiz dikkate alınmadı. Rotasyon belası okullarımıza sokuldu ve korkarız ki, kaygılarımız gerçekleşecek ve eğitim hayatımız ciddi bir kaosla karşı karşıya gelecek.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Genel Başkan İsmail Koncuk, rotasyon uygulamasının doğuracağı problemlerin sorumlusunun, tüm ikazlara kulakları tıkayan MEB ve bu durumdan nemalanma peşinde koşanlar olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Rotasyonu destekleyen bir kısım öğretmen arkadaşlarımı uyarmıştım. Özellikle genç meslektaşlarımız, merkez okullara gelebilmenin yolu olarak rotasyonu görüyor ve bu nedenle uygulamayı destekliyorlardı. Fakat bunu gerçekleşmeyeceğini defalarca dile getirmiş, ve bu arkadaşlarımızın dikkatini çekmeye çalışmıştır. İşte örneğin Ankara’nın durumu. Ankara'da ilçe grupları açıklandı, buna göre Ankara'ya neredeyse bitişik olan Kazan ilçesinde görev yapan bir öğretmen 60 km uzaklıktaki Çamlıdere ilçesine gitmek zorunda kalabilecek. Nallıhan ilçesinde görev yapan bir öğretmen de 92 km uzaklıktaki Güdül'e gidebilecek. Ya da Polatlı'da görev yapan bir öğretmen ise 133 km uzaklıktaki Bala ilçesine gitmek durumuyla karşı karşıya kalabilecek. Çünkü Sözkonusu yönetmeliğin 48. Maddesi ‘…coğrafi durum ve ulaşım şartları göz önünde bulundurularak valiliklerce belirlenen ilçe gruplarında olmak üzere alanlarında öğretmen ihtiyacı bulunan eğitim kurumlarına tercihleri doğrultusunda hizmet puanı üstünlüğüne göre yapılır.’ Hükmünü getirmektedir. Yani Çamlıdere’nin köyünde görev yapan meslektaşımızın rotasyon uygulamasıyla Çankaya’daki bir okula gelebilme şansı olmayacaktır. Bunun yanı sıra büyükşehirin ulaşım ve ekonomik şartları göz önüne alındığında Sincan’ın Yenikent’inde görev yapan bir arkadaşımızın Mamak’ın Kutludüğün beldesine atandığını düşününün; yaklaşık 50 km mesafe ve trafik yoğunluğunda yaklaşık iki saatlik bir uzaklık. Yani rotasyon uygulaması, bizim iddia ettiğimiz tüm sıkıntıları ortaya çıkaracağı gibi, bir şekilde oluşmuş olan öğretmen dağılımı dengesini de allak bullak edecektir. Sadece öğretmenlerimiz değil aileleri de ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalacaktır. Öğretmeni bu derece mağdur ve huzursuz ettiğimiz bir eğitim ortamında, ne derece verim elde edebileceğimizin iyi düşünülmediğini anlıyoruz. Şunu görebiliyorum ki; rotasyonu bu şekilde uygulayacak olan AKP'nin, 7 Haziran Genel Seçimlerinde öğretmenlerin oylarına ihtiyacı kalmamış. Öte yandan; öğretmenlere rotasyon uygulamasını ‘tebdil-i havada ferahlık vardır’ diyerek dolaylı destekleyen ve hatta okullarda kirli propaganda yaparak ‘bize üye olursanız rotasyonda mağdur olmazsınız’ yalanlarıyla bu durumdan nemalanmaya çalışana sözde sendikaya da bir ‘tebdil-i hava’ gerektiğini düşünüyorum. Yanlışın neresinden dönülürse kardır. Milli Eğitim Bakanlığı’na ve AKP Hükümeti’ne sesleniyorum: Telafisi mümkün olmayacak noktaya gelmeden yanlıştan dönün. Rotasyon uygulamasının, öğretmenlerimizi huzursuz etmekten ve bu nedenle eğitime darbe vurmaktan başka eğitim hayatımıza hiçbir getirisi olmayacaktır. Yüzbinlerce öğretmenin, onların ailelerinin, milyonlarca öğrencimizin ve velilerimizin ahını alıyorsunuz. Bu vebalin altında kalacaksınız.”