Tıpta zehirlenen bedenlere ve lokal metabolizma bozukluklarında kan değişimi yaparlar ve vücudun doğal yollardan kendini yenilemesini beklerler. Kan değişimi bir çok durumda kesin tedavi için gerekir ve ağır vakalarda bir zorunluluk haline gelir.
Milli Eğitim Bakanlığını bir sistem ve organizma olarak düşünürsek rotasyon her yöneyle sistemde kangren olmuş noktaların kendini yenilemesi, yeni bir oksijen, yeni ruh yeni bir soluk için gereklidir.
Milli Eğitim Bakanlığında çalışanlar hizmetlisinden memuruna, öğretmeninden okul müdürüne, eğitim denetmeninden il, ilçe müdürü ve şube müdürüne kadar yenilenmeli, yer değiştirmeli, hiç kimsenin yerleşip kök salmasına, o bölgenin ekabir takımı ile aşık atmasına, şımarıp şımartılmasına izin verilmemelidir.
Bir yerleşim biriminde uzun süre kalan kamu görevlisi, birkaç yıl sonra kendi bildiği doğruları topluma dayatmak yasal ve hukuk çevresinde davranmak yerine gittiği ve benimsediği yerin boyası boyanmaya, oradaki yasal ve hukuki olmayan işleri normal görmeye ve göstermeye, kısaca araziye uymaya başlamaktadır.
Bunun sayısız örnekleri vardır. Özellikle Nüfus bakımından küçük yerlerde herkes birbirini tanımakta, ahbap –çavuş ilişkisi kurmakta, kan ya da evlilik akrabalıkları ile akrabalık kurmakta, siyasi irade ile bir ünsiyet bağı kurmakta, akraba-i taallukatın her birini bir partinin yönetimine kaydettirerek, hangi devri iktidar gelirse gelsin aşını pişirip işini taşırmakta, arabasını her engelden aşırmaktadır.
Kimin kağnısı yürürse o kağnıya binip, hiçbir engele takılmadan hayatlarına devam etmektedirler. Bu gün ilçelerde illerde öğretmenler arasında bir anket yapılsın… O ilin ilçenin nüfusuna kayıtlı öğretmenlerle dışardan gelen öğretmenlerin başarı ve performans göstergeleri incelensin. Kesinlik şu gerçek ortaya çıkacaktır. Başka il ve ilçeden gelen öğretmen memur, hizmetli, müdür müdür yardımcısı şube müdürü performansı ve başarısı daha üst seviyede çıkacaktır.
Yerli memura öğretmene müdüre iş yaptırmak bu gün Milli Eğitim Bakanlığında deveye hendek atlatmaktan zor hale gelmiştir.
Bana bir şey olmaz…
Hiç kimse bana bir şey yapamaz.
Abim encümen.
Eniştem parti yönetiminde…
Yengem kadın kolları başkanı…
Amcam belediye başkanı…
Kuzen kaymakamm sekreteri. .
Dayım müdür…
Denetmen dünür.
Yeğen öğretmen.
Eniştem memur.
Yani sülalecek amiriz memuruz.
Kimsenin tankı topu, hapı sapı, hopu topu bize işlemez.
İlçe demek biz demek…
Biz demek ilçe demek.
*** *** *** ***
Böyle bir girift ilişkilerin olduğu ilçede yönetici olduğunuzu ve iş yapmak zorunda olduğunuzu bir düşünün. Çalışanlarınızın büyük çoğunluğunun aynı il ve ilçeden olduğunu düşünün.
Aşağı tükürseniz sakal…
Yukarı tükürseniz bıyık.
Köse iseniz ne ala…
Sonuç…
Çalışanın da çalışmayanında ayın on beşinde gidip maaşını çektiği….
Laf üretenle iş üretenin ayrıştırılamadığı….
Gülücük dağıtmanın marifet sayıldığı…
Dünyayı sırtında taşıyanlarla, başkalarının sırtında taşınanların eşit haklardan yararlandığı… Bir evlere şenlik çalışma ortamı…
Adalet…?
Hak?
Hukuk?
Paylaşım?
Nimet ve külfet dengesi?
*** *** ***
Bu durumun sadece bizim bakanlıkta böyle olduğunu sanmayın.
Sağlık bakanlığı da diğer bakanlıklar da aynı…
Taşra teşkilatında bu büyük aymazlık, çürümüşlük ve kokuşmuşluk hakim…
Kangren olmuş atalet sorunu. .
Çözümü kan değişimi…
Kimsenin kimse ile çapraz ve karmaşık ilişkilere giremediği bir personel yönetimi.
Bunu sağlayacak sistem…
Bölge ve zaman esaslı yer değişikliği…
Yani rotasyon…
*** *** ***
TSK ‘da, HSYK’da Emniyette aynı sistem var. .
Gerekçesi yukarda anlatmaya çalıştığımız sakıncaları ortadan kaldırmak.
Çalışma ortamını adaleti, hak ve hakkaniyeti korumak.
Bu kumların adalete hakka hakkaniyete ihtiyacı var da, Eğitimin, Genel idare hizmetlerinin hakka adalete hakkaniyete ihtiyacı yok mu?
Maarif davasının önemli isimlerinden Nurettin TOPÇU :İlköğretimde merhameti, ortaöğretimde adaleti öğretin çocuklara yeter. ”der.
Ama kiminle öğreteceksiniz. ?
Asıl soru bu?
Abdulkadir YÜCE
Eğitim Yöneticisi