SAMET AKTEN İstanbul
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse ve İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Talip Küçükcan, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kavas’a sahur şakası yaptı. Ancak Kavas, şakanın dozunu kaçıran akademisyenlerden davacı olunca iki ilahiyat profesörü 5 ay hapis cezası aldı. Profesörlerin hapis cezası ertelendi.
İki şakacı akademisyenin 5 ay hapis cezası almasına neden olan olay şöyle gelişti: Prof. Dr. Ali Köse ve Prof. Dr. Talip Küçükcan, 21 Ağustos 2010’da Prof. Dr. Ahmet Kavas’a şaka yapmayı kararlaştırdı. Talip Küçükcan’ın kardeşi Hacer Küçükcan tarafından aranan Ahmet Kavas, bir televizyon kanalında yayınlanan sahur programına konuşmacı olarak davet edildi. Belirtilen gün ve saatte özel bir araçla evinden alınıp programın yapılacağı yer olan Eyüp Sultan’a götürüleceği söylenen Kavas, olumlu cevap verdi. Programın yapılacağı gece saat 02.00 sıralarında Ali Köse’nin arkadaşı olan Engin Alış tarafından evinden alınan ve Eyüp Sultan Meydanı’na getirilen Kavas’a “beklemesi gerektiği ve yayın aracının birazdan geleceği” söylendi.
1.5 saat bekledi
Saat 03.30’a kadar Eyüp Sultan Meydanı’ndan bekleyen Kavas, kimse gelmeyince telaşlanarak en yakın karakola gitti ve durumu anlattı. İlerleyen günlerde kendisini kimin aradığını öğrenmek için davacı olan Kavas, tam 7 ay sonra faillerin iki akademisyen Talip Küçükcan ve Ali Köse olduğunu öğrendi. Şakacı akademisyenlerin çok eski arkadaşları olduğunu öğrenen Kavas, duyduğu derin üzüntü ve mağduriyetten ötürü davayı geri çekmedi. Dava sonucunda Ali Köse ve Talip Küçükcan, “kişinin huzur ve sükûnetini bozma” suçundan dolayı 5 ay hapis cezası alırken; mahkeme hükmün geri bırakılmasına ve iki akademisyenin 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına karar verdi.
Kavas: Böyle şaka olamaz, mağdurum
AHMET KAVAS olayın Küçükcan ve Köse’nin iddia ettiği gibi şaka olmadığını, böyle şaka olamayacağını ve mağdur olduğunu söyledi. Kendisinin bir TV kanalından aradığını söyleyen kişiler tarafından defalarca arandığını söyleyen Kavas, ısrarlar sebebiyle bu teklifi kabul ettiğini dile getirdi. Bundan sonra katılacağı TV programlarına her ne olursa olsun kendi aracıyla gideceğini kaydeden Kavas, olayın kendisine bir ders olduğunu belirtti. Akademik çalışmalar yürüten ve binlerce öğrenci yetiştiren ilim adamlarının kendisine böyle bir şaka yapmış olmasını anlamadığını dile getiren Kavas, olaydan sonra da Ali Köse ve Talip Küçükcan ile ilişkilerinin tamamen bittiğini söyledi.
Köse: Eşini istemeye bile ben gittim
Dekan Ali Köse ise sahur şakasının boyutlarının buraya kadar ulaşacağını düşünemediğini ifade etti. Ahmet Kavas ile çok yakın arkadaş olduklarını, akademik çalışmalar yapmak için yurtdışına birlikte gittiklerini ifade eden Köse, hatta eşini istemeye bile kendisinin gittiğini söyledi. Şakayı gerçekleştirdikleri sırada olay yerinde olmadıklarını kaydeden Köse, “Kendisine şaka yaptığımızı ertesi gün söyleyecektik ancak Kavas bu olaydan ötürü çok fazla endişeye kapıldığı için bizden şikayetçi oldu” dedi. Olayın özünde şakadan başka bir şey olmadığını belirten Köse, suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
MİLLİYET