Okul müdürü olmak için Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşen profesörler, önce rastgele bir okulun Okul Aile Birliğini ziyaret ederek karar versinler. Amaçları, bir süreliğine Cumhurbaşkanına yakın olmak olsa bile kısa sürede dünyaları kararabilir, benden söylemesi.
Üniversite hocalarının okul müdürü olarak atanması, eğitimciler dışından müdür atamanın tartışmaya açılması gibi yeni adımlar, mevcut okul müdürlerine uzun yıllar devam eden olumsuz bakışın derinleşerek devam ettiğini gösteriyor. Önce bu yanlışı düzeltmek nedense kimsenin aklına gelmiyor.
Mevcut okul müdürlerinin, okulları yaşatabilmek adına kaynak oluşturmak için yasal engellemelere, veli şikâyetlerine ve soruşturmalara rağmen buldukları yöntemleri; eğitimci olmayan müdürler ve üniversite hocaları öğreninceye kadar, ne okullarda bir düzen kalır ne de bu zorlama müdürlerde bir hal kalır.
Okul bazlı bütçeleme ile okulların kaynak ihtiyacı karşılanacak ve bakanlık dışından atanacak kurtarıcı müdürler daha ilk adımda şanslı olacaksa, mevcut müdürlerin ne günahı vardı? Okulların temizlik, güvenlik, kırtasiye, hizmetli gibi en temel ihtiyaçlarını karşılamak için adım atılmazken, çözüm diye getirilen önerilerin oluşturacağı yeni problemleri şimdiden görmek hiç de zor değil.
Bugün akıllı ve iyi niyetli çözüm okul müdürlerinin güçlendirilmesidir. Okulların ihtiyaçlarının karşılanması ve işletme yükünün müdürlerin üzerinden alınması, okul müdürünün işveren olarak görülmemesi, iş güvenliği sorumluluğuna çözüm bulunması, ek ders adaletsizliğinin giderilmesi, ödül ve kariyer sistemine işlerlik kazandırılması gibi atılması gereken onlarca adım varken, yeni sıkıntılara kapı aralamak hiç de mantıklı olmayacaktır.
Okul müdürü olmak isteyen profesörleri nasıl anlamalıyız? Üniversitede tutunamadıkları için mi okul müdürü oldular? Cumhurbaşkanına yakın olmayı mı amaçladılar? Üniversitede neyi başardılar ki burada da başarılı olacaklar? Bu soruların muhatabı olan okul müdürü profesörümüz hiç aidat toplayamaz ve okul kısa sürede İŞKUR cezalarıyla boğuşmaya başlar, bu sevdadan vazgeçelim. Hayır, biz bu profesörleri zaten paralı okullara atayacağız diyorsanız tutarlılığınızla sizi baş başa bırakır ve uzaktan izleriz.
Talat YAVUZ
Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı