Gazeteci ve Eğitim Danışmanı Şafak Coştu Twitter'dan bazı özel okullarda öğretmenlerin yaşadığı zorluklara değindi. Sabah Gazetesi Yazarı Mevlüt Tezel de; bugünkü yazısında bu konuya yer verdi. Tezel, "Velilerin karşısına çıkarıp öğretmenlere "4 yıl hamile kalmayacağım" diye açıklama yaptıran bir özel okul bile varmış. Utanç verici bir durum. Bir özel okul, bunu nasıl öğretmene söylettirebilir?" ifadelerini kullandı.
İşte Mevlüt Tezel'in 'Dört yıl hamile kalmayacağım!' başlıklı yazısı...
Gazeteci ve eğitim danışmanı Şafak Coştu, Twitter'dan senede 100 bin lira istenen özel okullarda, öğretmenlere hayatlarını zorlukla idame ettirecekleri ücretler verildiğini... Haftada 6 gün çalıştırılıp, hafta içi geç çıkarıldıklarını... Bazı velilerin de 100 bin lira verdiğinde öğretmenleri satın aldıkları yanılgısına kapıldıklarını yazdı.
"4 yıl hamile kalmayacağım"
Velilerin karşısına çıkarıp öğretmenlere "4 yıl hamile kalmayacağım" diye açıklama yaptıran bir özel okul bile varmış. Utanç verici bir durum. Bir özel okul, bunu nasıl öğretmene söylettirebilir? Bir öğretmen, Coştu'nun tweet'lerine yorum olarak şu örneği verdi: "Bir velim 'Aman hocam atın nişanı evlenip çocuk falan yapmayın, bizim çocukları mezun edene kadar. Kendi çocuğunuza, kocanıza bakarken bizimkini unutursunuz' dedi. Yüzüme bakarak, ciddi ciddi, koluma da hafiften 'dostane' dokunuşla söyledi."
"Kendi kuyularını kazıyorlar!"
Ben de çocuklarını özel okula yazdıran bir veliydim. Çocuğunuz için en iyisini yapmak istiyorsunuz ama verdiğiniz paranın karşılığını alamıyorsunuz. Elbette kaliteli eğitim veren, fark yaratan özel okullar da var ama sayıları az! Coştu'nun belirttiği gibi birçok özel okul, öğretmenlerini yoğun mesai karşılığında düşük maaşa çalıştırıyor. Bazı özel okullar 'isim' satıyor sadece! Aslında öğretmenleri mutsuz ederek de kendi kuyularını kazıyorlar! Örneğin ben mutlu olmayan bir öğretmenin çocuğuma da faydalı olamayacağını düşünüp çocuklarımı devlet okuluna yazdırdım. Özel okullara vereceğimiz parayı şimdi özel derslere harcıyoruz. Tabii bir veli olarak, özel okullara, özel hocalara para akıtsanız da; okumayacak çocuk okumaz. Okuyacak çocuk ise her şartta, damı akan bir köy okulunda bile başarılı olur.
Aslında bazı küçük şehirlerde ve köylerdeki okullarda büyük kentlerdeki okullardan daha kaliteli eğitim veriliyor. Çünkü sınıflardaki öğrenci sayısının az olması büyük avantaj! Çocuklar İstanbul'daki gibi günün iki-iki buçuk saatini servislerde, trafikte geçirmiyorlar. Veli, öğretmen, müdür vs. herkes şartları biliyor ve ona göre çalışıyor. Veliler birlik olup okulun eğitim kalitesini artırmaya çalışıyorlar ve öğretmenlerini el üstünde tutuyorlar. Taşrada devlet okullarında okuyan çocukların başarılı olması rastlantı değil.