ÖNDER "Şehid ecdadın, şehadet tutkunu nesliyiz"

ÖNDER "Şehid ecdadın, şehadet tutkunu nesliyiz"

 

18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 98. yıldönümü münasebetiyle kutlama beyanatı yayınlayan Önder Genel Başkanı Dr. Hüseyin Korkut, "İmam Hatip nesli olarak Çanakkale'de şehid olan ecdadımızın şehadet tutkunu ahfadıyız" dedi. 
Korkut, yok edilmek istenen bir milletin Çanakkale Zaferi'yle beynelmilel işgalcilere "hayır" diyerek varlığını devam ettirdiğini vurgulayarak, bu milletin şehadet tutkunu bir millet olduğunu, gerekirse gözünü kırpmadan canı, malı, namusu ve vatanı için hayatını feda edebileceğini belirtti. 
Şehadetin nübüvvetten sonraki en ulvi makam olduğunu vurgulayan Dr. Hüseyin Korkut sözlerine şöyle devam etti: Allah Resulü (s.a.s) buyuruyorlar ki: “Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez. Ancak şehit, cennette gördüğü aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister.” 
Bu nebevi müjde, şehidin Allah katındaki değerine ve nail olduğu nimetlere işaret eden ne güzel bir müjdedir. 
Şehit, Allah rızası için canından geçmiş ve en yüksek mertebeye ulaşmayı arzu etmiştir. Şehitlik mertebesi, cennet ehlinin dahî gıpta ile karşılayacağı ne yüce bir mevkidir. Rabbimiz, şehitlerin ulaşacağı bu mevkii ayet-i kerimede şöyle haber vermektedir: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler. Rableri katında Allah'ın, lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar.” Âl-i İmrân, 3/169-170. 

Elhamdülillah bu gün ecdadıyla gurur duyan, onları hayırla yad eden bir İmam Hatip nesli var. 
Önder Genel Başkanı Korkut beyanatını şu ifadelerle nihayetlendirdi: 
Şehadet arzusu Çanakkale’de zafer, Akif’in dilinde destan, Seyit Onbaşı’da muazzam bir güç oldu. Şehadet arzusu renk, ırk, dil farkını yok edip ülkenin dört bir yanından gelen yiğitleri bir mevzide buluşturdu. Ve nihayet şehadet arzusu şu veciz dizelere ilhâm kaynağı oldu: 

Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi. 
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi. 
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? 
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın. 
Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, 
Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri