Milli Eğitim Bakanlığı, 9 Şubat 2012 tarihinde yayımladığı Okul Aile Birliği Yönetmeliği'nin Geçici 1. maddesi ile okullarda bulunan halı saha, spor salonu, otopark vb. işletmeler için kiralama izinlerini kaldırmıştı. Pek çok sıkıntılı uygulamalara istinaden yapılan bu mevzuat düzenlemesi, yanı sıra çözümlenemeyen sorun yumaklarını da eğitim camiasının gündemine taşıdı. Zira devlette devamlılık esastı ve yapılan sözleşmelerde ortaya konulan bazı taahhütler vardı. Müstecirlerin bu tesisler için yaptıkları tesis maliyetleri de ayrıca sorunun bir başka ayağını teşkil ediyordu. Her şeyden daha önemlisi birçok ihtiyacı devlet olanakları ile karşılanamayan okullar için eğitimin idamesini sağlayan maddi bir gelir kaynağı da bu tesislerdi. Buraların kapatılacak olması okulların maddi anlamda büyük güçlükler çekmelerine neden olacaktı. Ayrıca bu tesislerin birçoğu kamu yararını da gerçekleştiriyorlardı. Büyük yerleşim yerlerindeki halı saha, spor salonu ve otopark vb. işletmeler ayrı zamanda vatandaşların birçok ihtiyacına da bu yolla cevap verebiliyordu. Okullarda eğitim öğretim olmadığı zamanlarda halka kamu hizmeti sunan bu tesislerin kapatılması halkın buralardan yararlanmasına engel olacaktı. Okul- çevre bütünleşmesinin önüne farkında olunmadan engeller sıralanacaktı. Kötü uygulamalar göz önüne alınarak bütünün sonlandırılmasının eksikliklerinin değişik platformlarda dile getirilmiş olması Bakanlığın bir kez daha bu konu üzerinde çalışmasına vesile oldu.27 Şubat 2014 tarihinde kamuoyu ile paylaşılan Okul Aile Birliği Yönetmeliği Taslağı Geçici 1. Maddeden kaynaklanan problemlere çözüm buluyor ve kamu yararı gözetilerek oluşturulmuş bu tesislerin işletilmesine yeniden cevaz veriyordu. Fiili durumda bu tesislerin pek çoğu da kapatılmamıştı. Kimi mahkeme kararlarıyla kimi sözleşmelerle varlığını sürdürürken kimi de var ile yok arasında hizmetini sürdürüyordu. Hukuki mevzuatta yeri olmayan ancak bürokrasi tarafından işletilmesine ses çıkarılmayan bu tesislerin varlığı hukuk devleti ilkeleri ile de izah edilemiyordu. Birçok yöneticiyi sıkıntıya sokan bu fiili durumun çözümü olan yeni okul aile birliği yönetmeliği, taslağının yayınlanmış olmasına rağmen kendisi geçen bir buçuk yılda bir türlü yayımlanmadı.
Danıştay 2015/1380 Kararı ile Okul Aile Birliği Yönetmeliğinin Geçici 1. Maddesinin yürütmesini bu yönetmeliğin Maliye Bakanlığı ile beraber çıkarılması gerektiği hükmü doğrultusunda usul yönünden durdurdu. Bu kararla beraber artık okullarda Geçici 1. Madde ile yasaklanan tesislerin kiralanmasında bir engel kalmamış görünüyordu. Bu kararı Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullara duyurması beklenirken, Bakanlık kararı temyize taşıdı. Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün okullarda durum tespiti yapmaya başladığı şu günlerde uzun zamandan beri halının altına süpürülen, görmezden gelinen tesislerin mevzuata aykırı işletilmesi problemi çok can sıkacak gibi duruyor. Zira hukuki açıdan kapatılması gerekirken çeşitli nedenlerle işletilmelerinin devam edilmesi, 2012 yılından itibaren elde edilen gelirin Maliye Bakanlığı'na aktarılması talebiyle yani ecrimisil talebiyle okul aile birliklerine ciddi maddi külfetler yüklenmesi söz konusu olacaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı, uzun zamandan beri sürüncemede bıraktığı Okul Aile Birliği Yönetmeliği'nin geçici 1. maddesine dair net bir tavır ortaya koymalıdır. Yasal zeminde ilgili maddenin Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulmuş olması sorunun çözümü adına yeterli olacaktır. Zira 2012 yılından beri süre gelen uygulamalardan edinilen kanaat Bakanlığın da bu tesislerin kapatılmasını istemediği yönündedir. Bakanlığın Danıştay kararını teşkilatına bir an önce duyurması veya Okul Aile Birliği Yönetmeliği'ni bu karar doğrultusunda fiili duruma uygun hale getirmesi eğitim camiasının beklentisidir.
Ramazan AKDAĞLI
Eğitimci- Yazar
www.turkiyeegitim.com