Bir televizyon kanalında yayınlanan programda, 14 yaşındaki kız öğrencisini kaçıran öğretmen Mesut Temizkan ve kaçırdığı öğrenciyle iki aydır kayıp olup arandıkları hakkındaki olay yaklaşık iki aydır işlenmektedir.
Olay, münferit bir istismar amaçlı çocuk kaçırma olayı olmasına rağmen programda, ilk ele alındığı tarihten bu yana haberin her işlenişinde, kaçıran kişinin öğretmen olmasına vurgu yapılarak, gerek program içeriğinde gerekse program esnasındaki ve haberin program vesilesiyle yazılı ve görsel medya ortamına akseden hallerinde, kaçıran kişinin nezdinde bütün öğretmenleri rencide edecek ve onları töhmet altında bırakacak haddi aşan ifadelere yer verilmektedir.
Kaçırma olayını gerçekleştiren kişinin başka bir meslek sahibi olması halinde mesleğiyle anılmayacağına şüphe bulunmaması, programda sırf izleyicinin dikkatini çekmek için “öğretmen” unvanına vurgu yapıldığı intibaını uyandırmaktadır.
Kızı kaçırdığı ileri sürülen şahsın ismine ya da kişiliğine vurgu yapılmaktansa özellikle “öğretmen” kimliğine vurgu yapılarak, “öğretmeni kim saklıyor” gibi alt başlıklarla haberin sürekli öğretmen vurgusuyla gündemde tutulması, maksadını aşan, öğretmen camiasını zan altında bırakan, saygın bir kariyer mesleği olan öğretmenliği kişisel zaaflarının esiri olmuş insanlarla bir tutan ve bu suretle kamuoyunda öğretmenliğin itibarını zedeleyerek öğretmenlik unvanına sahip insanları potansiyel suçlular durumuna sokan bu yaklaşımın kabulü ve izahı mümkün değildir.
Bu nedenle, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na bir yazı göndererek, söz konusu programın yayımlandığı ATV kanalı ve bu kanalda yayınlanan “Yeniden Başlayalım” isimli program hakkında gerekli yasal ve idari işlemlerin yapılmasını ve neticeden sendikamıza bilgi verilmesini istedik.
RTÜK'e Gönderdiğimiz Dilekçe
Turkuvaz TV'ye Gönderdiğimiz Dilekçe