Daha önce 1739 sayılı Kanun'un 43'üncü maddesinde yapılan yeni düzenlemeyle aday öğretmenlikten asil öğretmenliğe geçişte yazılı ve sözlü sınav getirilmişti. Buna göre, aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamak kaydıyla, yapılacak yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanacaklar ve başarılı olmaları halinde de asil öğretmen olarak atanacaklardı.
Aday öğretmenlik süresi sonunda sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar aday öğretmenler unvanını kaybedecekler ve memuriyetle ilişikleri kesilecekti.
İşte torba kanuna eklenen bir değişiklikle (madde 98) 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nun 43'üncü maddesinin altıncı fıkrasında yer alan 'yazılı ve sözlü sınava' ibaresi 'yazılı ve/veya sözlü sınava' şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklikle asil öğretmenliğe atanmada hem yazılı sınav hem de sözlü sınav yapma zorunluluğu kaldırılıyor ve idareye sadece sözlü sınav yapma hakkı veriliyor. İdare isterse yazılı sınav da yapabilecek. Bu düzenlemenin ne kadar uygun olduğunu ise zaman gösterecektir.
Ayrıca, maddeye 'Öğretmenlerin hizmet sürelerine ve/veya isteğe bağlı il içi veya il dışı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir' şeklinde bir ifade eklenmiştir.
Getirilen yeni düzenlemeyle ne yapılmaya çalışıldığını doğrusu anlamakta zorlandığımızı ifade etmek isteriz. İsterseniz yeni düzenlemeyi anlamakta niçin zorlandığımızı izah edelim.
Sanki yeni bir düzenleme yapıyormuşçasına 1739 sayılı Kanun'a bir hüküm koymak 652 sayılı KHK'de yer alan ifadelerden habersiz olunduğu intibaı oluşturmaktadır. Halbuki 652 sayılı KHK'nin atamayı düzenleyen 37'nci maddesinde; '...Öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamalarında uyulacak temel ilkeler, özür grupları, hizmet bölgeleri ve alanları, hizmet puanı ve diğer hususlara ilişkin usül ve esaslar yönetmelikle belirlenir...' hükmü yer almaktadır.
Birbirinden bu şekilde kopuk düzenleme yapılmasının ne kadar doğru olduğunu okuyucularımızın takdirine sunuyoruz. Her iki düzenlemeyi yan yana koyun ve yeni yapılan düzenlemenin hangi murada hizmet ettiğini izah edin. Edemezsiniz. Çünkü, 652 sayılı KHK'de halen var olan düzenleme daha kapsamlıdır.
Ayrıca, 1739 sayılı Kanun'un 46'ncı maddesinde; öğretmenlikte yurdun çeşitli bölgelerinde görev yapmanın esas olduğu ile hizmet bölgeleri ve ihtiyaçlara göre bu bölgelerarası yer değiştirme esaslarının yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. O zaman siz yeni getirdiğiniz ya da yapılan düzenlemeyle ne yapma(ma)ya çalışıyorsunuz?
MEB dayanağı olmayan yönetmeliğe göre öğretmen ataması yapıyor
652 sayılı KHK 2011 yılında yürürlüğe girmiş ve 37'nci maddesi ile öğretmenlerin yer değiştirmelerine ilişkin yukarıda yer verdiğimiz köklü düzenlemeleri getirmiştir.
Ancak, 2010 tarihinde yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nde hala gerekli düzeltmelerin yapılmaması ya da yönetmeliğin yeniden yazılmaması anlaşılabilir bir şey değildir. Zaman zaman yönetmelikte değişiklik yapılmasına rağmen dayanak maddesine dokunulmamasını da anlayamadığımızı ifade etmek isteriz. Ümit ederiz ki yönetmelik yeniden ve yeni bir mantıkla ele alınır ve gerekli düzeltmeler yapılır.
Bu yönetmeliğin dayanak maddesine baktığımızda yürürlükte olmayan kanunu görüyoruz. Halbuki dayanak maddesi bir yönetmeliğin en önemli maddesidir. Ancak, yürürlükte bulunan ve öğretmenlerin yer değiştirmesini düzenleyen 652 sayılı KHK'yı ise dayanak maddesinde göremiyoruz. Ayrıca dayanak maddesinde yer alan 3797 sayılı Kanun 652 sayılı KHK ile yürürlükten kaldırılmıştır. Eğer iş görme mantığını değiştirmezsek vay halimize. Ümit ederiz ki yaptığımız açıklamalar yol gösterici olur. Bazen dostlar acı söyler, ama hakikat çok daha acı.
Daire başkanı olarak kalmanız yeni başkanın vicdanına kalmış