Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü ve Temel Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından öğretmenlerin ek dersleri ile ilkokul ve ortaokullarda yapılacak canlı derslerle ilgili yayınlanan yazılar öğretmenlerin kaygılarını ve sorularını artırmaktadır. Yayınlanan yazılarla yapılmak istenen; emeğimizin yok sayılması, haklarımızın sınırlandırılmasıdır. Eğitim Sen bu girişimlere sessiz kalmayacak, emeğimizi ve haklarımızı korumak için sonuna dek mücadele edecektir.
Kamu yöneticileri, salgın koşullarında, yürürlükte olan mevzuatı çalışanların lehine yorumlamak ve emekçilerin iş ve yaşam koşullarını geliştirmek durumundadır. Salgın koşullarında sosyal devletin görevi çalışanları desteklemek olmalıdır. Oysa MEB öğretmenlerin ek derslerinde kesinti yapmak için adeta kılı kırk yarmış ve kendince öğretmenlere ödenmesi gereken ek derslerden tasarruf etmiştir. Tasarruf etmek isteniyorsa bu emekçilerin alın terinden, emeğinden ve haklarından değil yersiz yapılan ihalelerden, makam arabalarından, lüks ve şatafattan yapılmalıdır.
Öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecinde harcadığı emek ve çaba dikkate alınarak ödenen ek ders ücretinde artırıma gidilmesi gerekirken, kesinti yapılmaya çalışılmasını kabul etmiyoruz. Bu konuda hukuksal yollara başvuracağımızı ve her tür demokratik hakkımızı kullanacağımızın bilinmesini isteriz. Eğitim Sen kısa bir süre içinde MEB yetkilileri ile konuyu görüşecek ve sorunun çözülmesini isteyecektir. Sorunun görüşmelerle çözülememesi durumunda idari yargıya başvurulacak ve yargının karar vermesine kadar geçecek süre içerisinde haklarımız demokratik, yasal ve meşru yollarla korunmaya devam edilecektir.
Tüm eğitim emekçilerini, özellikle de öğretmenleri ek dersler konusunda yaratılan mağduriyet giderilene kadar geçecek süre boyunca Eğitim Sen tarafından yapılacak açıklamaları takip etmeye ve çağrıları hayata geçirmeye davet ederiz. Kimse kaygılanmasın Eğitim Sen var. Eğitim Sen varsa umut hep var.