Öğretmenlerin geçici görevlendirilmesi meselesi Sayın Ömer DİNÇER’ in Milli Eğitim Bakanı olması ile tekrar fark edilen bir gerçek, acı gerçek olarak kamuoyunun gündemine taşındı. Öğretmenler (okul ve kurum müdürleri dâhil) İl ve ilçelerde her boşluğu dolduracak, her ihtiyacı karşılayacak depo elemanı gibi görülmektedirler. Aslında sadece öğretmenlerde değil, bütün bir Milli Eğitim camiasına eğitim dışında yapmadıkları iş bırakılmamıştır.
Mesela:
1-Devletimizin kutlamak zorunda olduğu tüm milli bayramların sahibi sanki Milli Eğitim teşkilatıdır. Milli bayramlarda öğretmeni ile öğrencisi ile tüm Milli Eğitim teşkilatı tören alanındadır. Kimi kürsü taşır, kimi öğrenci hazırlar, kimi ses yayın cihazı kurar, kimi bayram tören alanı için işçilik faaliyeti yapar, kimi yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrenciler için hediye arar, kimi protokole koltuk taşır, kimi protokol da kimin nereye oturacağını göstermek için teşrifatçılık yapar. Daha sayamadığım bilumum angarya işler öğretmenin asli(?) vazifesidir. Diğer kamu kurumu çalışanları ise tatildedir. Sadece daire amiri konumunda olanlar törene katılırlar, misafir olarak bulundukları alanda yapılanları ya alkışlar, ya da eleştirirler.
2-Öğretmenler, il ve ilçelerde Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfının görevi olan fakir öğrenci tespitlerini yapar, listeleri hazırlar, fakat birçoğu kaymakamlıktan geri döner. Çünkü öğretmenin verdiği listedeki isimlerin bir kısmı vakıftan yardım alacaklar kategorisinde değildir. Yani vakıf görevlileri sorgulamış, velilerinin sosyal güvencesi olduğu tespit edilmiştir. Öğretmenden yeni liste istenir. Yani vakfın işlerini de yapmak görevi vardır öğretmenin.
3-Valilik ve kaymakamlıklar AB projeleri merkezi kurarlar, bu merkezlere hemen birkaç öğretmen görevlendirilir.
4-Milletvekillerinin danışman kadrosunun çoğu öğretmendir.
5-Bakanlık merkez teşkilatında uzman(?) olarak görevlendirilirler. Bu uzmanlık nereden alınır, neyin uzmanıdır, kimler nasıl seçilir bilinmez.
6-Kitap yazma komisyonunda görevlendirilirler.
7-İl ve İlçelere açılan kütüphanelere görevlendirilirler.
8-İl Milli eğitim Müdürlüklerinde MEBBİS görevlisi, AR-GE görevlisi, İLSİS görevlisi, Proje sorumlusu vb yerlerde memurların işine görevlendirilirler.
9- Kaymakamlar, bazen sekreter, bazen olmayan özel kalem müdürlüğüne görevlendirirler.
10-Bazı valilikler halkla ilişkiler biriminde görevlendirir.
11-Gençlik ve spor il ve ilçe müdürlüklerinde görevlendirilirler.
12- Kimileri bir yerlerde fotoğraf çekmek üzere görevlendirirler.
13-Kadro olmayan il ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüklerinde şube müdürü, il Müdür yardımcısı, ilçe milli eğitim müdürü olarak görevlendirilirler.
14-Bakanlık merkez teşkilatında kitap inceleme komisyonunda genel müdürlüklerin, program şubelerinde, EĞİTEK te, daire başkanlıklarında.
15-Okullarda, olmayan kadrolara BT formatörü olarak görevlendirilirler.
Görüldüğü gibi öğretmenler okul dışında birçok yerde geçici olarak görevlendiriliyor. Bunların kimi mülki amirlerinin talebi iken kimi de öğretmenlerin talebi ile yapılıyor. Sonrada öğretmen ihtiyacını karşılamak için çabalar gösteriliyor.
Sayın Bakanımız Ömer DİNÇER’ bu çarpıl düzeni isterse kökünden düzeltebilir. Eğer öğretmenlerin görevlendirildiği yerlerde öğretmen olması zaruri ise kadro açılmalı, oralara atamalar yapılmalıdır. Öğretmenlerin okul dışındaki geçici görevlendirmeleri sonlandırılsa binlerce öğretmen sınıfına gider, onların dolu tuttukları ama fiilen boşalttıkları kadrolarda da ücretli öğretmen istihdam edilmez.
Eğer var olan imkânların en verimli şekilde kullanılması isteniyorsa tüm geçici görevlendirmeler iptal edilmelidir. Elbette böyle bir durum bazılarını rahatsız edecektir, ama kamu vicdanı huzur bulacaktır.
Ömer Vehbi KULOĞLU