Milli Eğitim Bakanlığı’nda genel müdür, daire başkanı, il müdürü gibi bürokratların, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası’na maaşlarını bağışlamasının ardından il milli eğitim müdürleri harekete geçti. Müdürlerin, kampanyaya katılımı arttırmak için okul yöneticileri ve öğretmenler üzerinde baskı oluşturulduğu iddia edildi.
“BANKA DEKONTLARININ GÖNDERİLMESİ İSTEDİ”
Sözcü'den Sultan uçar'ın haberine göre; ilk resmi talimat, kendisi de kampanyaya bir maaşını bağışlayan Adıyaman İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Alagöz’den geldi. Adıyaman’daki tüm okullara gönderilen Alagöz imzalı yazıda şöyle denildi:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, yevmiye ile geçimini sürdüren bazı kesimler başta olmak üzere, Coronavirüs(Covit 19) hastalığına karşı alınan tedbirlerden dolayı mağdur olan dar gelirli vatandaşlarımıza ilave destek sağlamak amacıyla, “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” diyerek, Milli Dayanışma Kampanyası başlatmıştır. Kampanyayla ilgili Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Covid 19 bağış hesap numaraları aşağıda sunulmuş olup, kampanyaya destek olmak amacıyla okul ve kurumlarımızda toplanan yardım paralarının ilgili hesap numaralarına yatırıldığına dair banka dekontlarının müdürlüğümüze gönderilmesi hususunda gereğini önemle rica ederim.”
“MAKBUZ GÖNDERMEYEN ÖĞRETMENLER SİYASETEN FİŞLENİYOR”
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası, konuyla ilgili bir açıklama yaparak, makbuz göndermeyen öğretmenlerin siyasetten fişlendiğini vurguladı:
* Cumhurbaşkanı’nın bizzat kampanyayı açıklamasından hemen sonra okul yöneticileri, whatsapp gruplarında, öğretmenlere kampanyaya katılmayı dayatmış, makbuzların kendilerine verilmesini istemeye başlamıştır. Ne yazık ki, bu mobbinge dair çok sayıda ekran görüntüsü ve teyitli bilgi elimize ulaştı.
* Okul yöneticilerinin, bağışa zorlanan öğretmenlerin göndereceği makbuzları ilçe milli eğitim müdürlüklerine yollayacaklarını hep bir ağızdan bildirmesi, yöneticilerin öğretmenlerin bağışı üzerinden puan toplamaya çalıştığını ve bu kampanya dayatması aracılığıyla öğretmenlerin siyaseten fişleneceğini ortaya koymuştur.
* Okul yöneticilerinin yetkileri dışında kalan bu alandaki heveskarları, öğretmenlerimizi zor durumda bırakmaktadır. Her yurttaş gibi öğretmen de, bağış yapıp yapmayacağı, bu bağışı nereye yapacağı konusunda özgürdür. Bu konuda hesap vermeyecektir!”