Hürriyet'ten Eyüp Serbest'in haberine göre: 2008 yılında dönemin İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ata Özer, okullarda uyuşturucu kullanımının önüne geçmek ve kullananları tespit edebilmek için arılardan faydalanacaklarını açıkladı. Proje o dönem birçok kesimden tepki çekti, alay konusu oldu ve rafa kaldırıldı. Ata Özer bu olayın ardından görevinden alındı.
2014 yılında ABD Enerji Bakanlığı'na bağlı Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'nda balarılarına dedektör eğitimi verildiği açıklandı. Balarıları bomba ve narkotik uzmanı olarak yetiştirildi, birçok noktada kullanıldı. Yapılan açıklamada, bomba ve narkotik köpeklerinin eğitiminin ortalama 3 ay, arılarınkinin ise 10 dakika gibi bir süre olduğu belirtildi. Laboratuvarın tespitlerine göre arılarda doğruluk oranı yüzde 98 iken, köpeklerin doğruluk oranı yüzde 71'de kaldı.
BELÇİKA KULLANIMA ALDI
Avrupa uyuşturucu trafiğinde transit liman haline gelen Belçika, uyuşturucu ile mücadele etmek için narkotikçi balarılarını devreye soktu. Anvers Limanı'ndaki konteynerlerde uyuşturucu bulunup bulunmadığının tespiti için özel bir cihaz içine yerleştirilen 36 arının kullanılacağı açıklandı. Uyuşturucu kokusunu yemekle özdeşleştiren arılar dillerini çıkarırsa konteynerlerde arama yapılacağı belirtildi. Belçika Gümrükler Genel Müdürü Kristian Vanderwaeren, önümüzdeki günlerde arıların yer aldığı uyuşturucu ile mücadele programının kim tarafından yürütüleceğine ve ne kadar kaynak ayrılacağına karar verileceğini açıkladı.
'Narkotik arı' gerçek oldu 'Dalga geçenlerden özür bekliyorum'
Belçika'nın Nieuwsblad gazetesine konuşan böcek uzmanı Peter Berx'e göre, balarıları, koku alma konusunda çok iyi. Berx, arıların eğitimin sadece birkaç saat sürdüğünü ve uyuşturucu arama sırasında ölmediklerini ve acı çekmediklerini söyledi.
YAZLIKTA KEŞFETTİM
Aradan geçen 13 yıllık zaman, o dönem projesi çok tartışılan ve Hürriyet'e de haber olan Ata Özer'i haklı çıkardı. Ata Özer, uyuşturucu dedektörü arı projesini nasıl geliştirdiğini şöyle anlattı: "Bir gün Tekirdağ'da yazlıkta oturuyordum. Çay içtiğim bardağın yanındaki şekere bir arı geldi. Baktım ki sudan ayrılmıyor. Farklı yerlere de geliyor. İstanbul Milli Eğitim Müdürü olduğum zaman Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bir yazı yazdım. Projeyi anlattım. Belli miktarda bir uyuşturucu maddenin verilmesi mümkün mü dedim. 'Böyle bir şeyin olması mümkün değil' dediler. Ben de kendi yöntemlerimle denedim ve başarılı olduğunu gördüm. Onları bazı arkadaşlarımın yanında da deneyerek arıların uyuşturucu olan yere konmak istediğini fark ettim."
ŞÖHRET İÇİN DEĞİL GENÇLER İÇİN
ATA Özer "Biz bunu şöhret olsun diye değil, gençlerimizi uyuşturucudan kurtarmak için yapmıştık" diyerek şöyle devam ediyor:
"Ben o dönem uyuşturucunun kol gezdiği Balat gibi bir semtte yetişen 5 üniversite öğrencisinden biriydim. Nasıl bir devlet memurunun ilim adamları, bilim adamları tarafından hakir görüldüğünün şimdi çok iyi görülmesini istiyorum. Hiçbir üniversite, hiçbir bilim adamı bu projeye sahip çıkmadı. O ilim adamlarından özür bekliyorum. Benden sonra bu gibi projelerle ilgilenenlerin önü kesilmesin.
BIRMINGHAM'DAN GELEN FAKS
Arı projemle dalga geçildiğinde, İngiltere'nin Birmingham Üniversitesi'ndeki bir görevliden faks aldım. Bu yönde araştırmalar olduğunu, bu projeden vazgeçmemem, pes etmemem gerektiğini söylüyordu. Çok projelerim vardı ancak olmadı. Kanada'dan 56 proje getirdiğim zaman bir yetkili bana 'Ata Hoca senin hiç mi işin yok' dedi. Ama ben bu projelerin hepsini öğrencilerim için, geleceğimiz için yaptım."