Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "657 Sayılı Kanun"daki değişikliğin KHK'la ile yapılıp yapılmayacağına ilişkin Kurtulmuş, bu konunun başka bir mesele olduğunu ve Türkiye Büyük Millet Meclisine geldiğinde konuşulabileceğini söyledi.
Kurtulmuş, NTV'de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu:
"Yeni kanun hükmünde kararnameler beklemeli miyiz? Bir taraftan da bu istihbarattaki yeniden yapılanma KHK ile mi yapılacak?" sorusu üzerine Kurtulmuş, bunun bir süreç olduğunu ve bu süreçte de çeşitli KHK'ların gündeme gelebileceğini ifade etti.
İstihbarat meselesi, reform gerektiren alanlardaki konular, kamudan çıkartılacaklarla ilgili KHK'ların gerekeceğini bildiren Kurtulmuş, bu konuda da adalet duygusunu, hukukun üstünlüğü prensibini hiçbir şekilde zedelemeden hassasiyetle yollarına devam edeceklerini anlattı.
657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNU KHK İLE Mİ DEĞİŞECEK?
"657 Sayılı Kanun"daki değişikliğin de KHK'la ile yapılıp yapılmayacağına ilişkin Kurtulmuş, bu konunun başka bir mesele olduğunu ve Türkiye Büyük Millet Meclisine geldiğinde konuşulabileceğini belirtti.
Atamalarla ilgili bazı açıklamalarının hatırlatılması ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bu sözün arkasında durması lazım, duramıyorsa istifa etmesi lazım" şeklindeki sözlerinin anımsatılması üzerine Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Bir kere daha 15 Temmuz gösterdi ki siz devletin kadrolarının bir kısmını vatandaşın bir kısmına kapatırsanız, 'Şu hayat tarzını benimseyen, şu siyasal görüşü benimseyen, şu mezhebi, meşrebi, yaklaşımı olan' diye ayırıp, insanların bir kısmına devletin bazı kadrolarını kapatırsanız ortaya FETÖ çıkar. Daha açık söyleyeyim, diyelim 28 Şubat'ta siz insanları ordu içinde fişler, işte 'Hanımları başörtülü mü, sosyal etkinliklere katılıyorlar mı, namazlarını niyazlarını kılıyorlar mı?' derseniz, birtakım, Türkiye'nin önemli büyük kısmını oluşturan muhafazakar kitlenin çocukları için 'Artık Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde sizin yeriniz yok' anlamına gelir. Eğer siz bunu, böyle bir yanlış uygulamayı ortaya koyarsanız, oradan da birisi çıkar, der ki 'Gel arkadaş bizim örgüte katıl, biz seni yükseltiriz' der. İşte FETÖ'yü ortaya çıkaran, gizli ya da kapalı, dini ya da seküler birtakım cemaatleri, grupları, birtakım locaları, birtakım merkezleri ortaya çıkaran esas şey budur. Devlet, 79 milyon milletimizin devletidir. Bu devletin bütün kadroları da herkese açık olmalıdır. Burada üç prensip esas olmalıdır; ehliyet, liyakat, millete ve vatana sadakat. Sadakat, şu bu gruba, şu örgüte değil, millete ve vatana olmalıdır. Bunları esas prensip olarak alırsak, bu anlamda kamuya devletin bütün kadrolarını açarsak Türkiye'de bu tartışmaların ortadan kalkacağını düşünüyorum. Bu işin siyasal iktidarların elini de rahatlatacağına inanıyorum. Söylediğim şey budur. Sayın Kılıçdaroğlu da bu görüşlerimize herhalde destek verir, destek vermesi gerekir."
Türkiye'nin kamuda böylesi zihniyet reformunu gerçekleştirdiğinde birtakım paralel örgütlenmelerin zemininin kalmayacağını belirten Kurtulmuş, devletin içerisinde birtakım paralel örgütlenmelerin ortaya çıkmasını önlemenin yolunun devleti herkese açmak olduğunu dile getirdi. Zor bir şey söylediğinin farkında olduğunu bildiren Numan Kurtulmuş, zihniyet değişimini hep birlikte yapacaklarının altını çizdi.