YSK, 6 Mayıs 2019'ta İstanbul özelinde belediye başkanlığı seçimleri için iptal kararı verdi.
Bu karar sonrasında en çok sorulan soru şu oldu: Neden ilçe belediye başkanlığı seçimleri iptal olmadı?"
Bunun asıl nedenini hukuk detaylarıyla ilgilidir.
Bir hukuki ihtilafta, hakim karşısına gelen dosyada, ne talep edilmişse sadece ona bakar.
Örneğin, görevden alınan bir memur, göreve iade davası açtığında hakim sadece göreve iadeyi karara bağlar, görevden uzakta geçirdiği sürelere ait aylıklara dair bir talep yoksa hakim bu konuda ayrıca bir karar almaz.
Bu konuda hukukçu İsmail Küçükkılınç sosyal medya hesabından şu açıklamaları yapmıştır:
YSK'nın iptal kararını aklı başında hiçbir hukukçu hukukun iğfali, iptali gibi yakışıksız tabirlerle izah etmez. Çünkü, seçim hukuku da şekli hukuka tabidir ve şekli hukuk, çoğu kez maddi gerçeği incelemez.
Şekil hukukunda bilhassa hak düşürücü süreler ve işlem şekli çok mühimdir. Mesela bir hakkın dermeyanı, yani ileri sürülebilmesi için kanun bir hak düşürücü süre tayin etmiş ve bu süre içinde hak talep edilmemişse kişi hakkını kaybeder. Buradaki hak, esasında onun maddi varlığının mevcut olmadığı ya da talep halinde varlığının ispat edilemeyeceği manasına gelmez. Süreler ve şekil kuralları, kimi zaman esasın önüne geçebilmektedir.
Kira ilişkisi de bir açıdan şekil hukukunun tayin edici olduğu bir ilişkidir. Mesela siz kira paralarını 10 ay boyunca elden verdiniz. Ancak tahliye meselesi zuhur etti ve ev sahibi de bunu da kullanmak istedi. Size tahliye talepli bir ödeme emri gönderir. Şayet 30 gün içinde bu 10 aylık kirayı ödemezseniz İcra Hakimliğinde tahliye davası açılır. Hakim sizin gerçekte borçlu olup olmadığınızı hiçbir surette tetkik etmez, tanık dinlemez. Sadece temerrüt var mı, 30 günlük süre içinde kira bedeli ödenmiş mi ona bakar. Şayet ödenmemişse ilk celse tahliye kararı verir.
Normal bir takibe 7 gün içinde ve usulünce itiraz etmeyen biri aleyhinde takip kesinleşir, menkul ve gayrimenkul malları haciz edilir. Bu kişi borçtan kurtulmak için menfi tespit davası açmak mecburiyetindedir.
Bir de belli ilişki ve davalar için belli delillere istinat edilebilir.
Muris muvazaasında yani mirasçılardan mal kaçırmak için yapılan muvazaada görünürde satış işlemi vardır ancak esas işlem bağıştır. Satış, muvazaa sebebiyle, bağış işlemi de şekil unsurundan mahrum olduğu için iptal edilir.
Tüm bunların haricinde hakim talep ile bağlıdır. Niçin İstanbul BBB seçimi iptal ediliyor da ilçe seçimleri iptal edilmiyor diyenler hukuk bilmeyenlerdir. Hakim önüne ne gelmişse, ne talep edilmişse ona bakar. Mesela siz 50 bin lira alacağınız olmasına rağmen 20 bin lira isterseniz hakim taleple bağlılık gereği ancak 20 bin TL'ye hükmeder. Siz kira borcunu ödemeyen kiracınız için başlattığınız icra takibinde sadece kira bedellerini isterseniz hakim tahliyeye karar veremez. Takip yaparken her ikisini birden istemeniz gerekir. Yine zamanaşımı def'inde bulunmak için cevap süresi içinde bu işi yapmanız gerekir. İlk itirazlar, cevap süresi uzatılmış olsa bile ihtiyat gereği mutlaka ilk cevap süresi içinde yapılmalıdır. Aksi takdirde hak zayii olur.
Ceza hukukunda şekiller çok daha belirleyici ve bağlayıcıdır. Mesela rıza dışı kayıtlar, hele de hukuk dışı kayıtlar gerçeği yansıtsa bile delil sayılmazlar. Başkaca da delil yoksa sanık beraat eder.
YSK hakkında konuşanlar dikkatli olmalılar. Şayet kanun açıkça sandık başkan ve kurullarının memurlardan seçilmesini yazmış ve buna mugayir hareket edilmişse bu, iptal sebebidir. Geçmiş seçimlerde böyle yapılmışsa o seçimler de iptal edilmeli değil mi? Hayır. Çünkü iptal için itiraz süresi geçirilmiştir. İptal kararı verilebilmesi için itirazın tayin edilen sürede yapılmış olması gerekir.
Kaldı ki, kanuna aykırı atanan bir kısım sandık kurullarının iş ve işlemlerinin neticeye müessir olduğunu YSK kabul ediyor gibidir.