MHP liderinden sert eleştiriler

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren gemilere yönelik saldırısına sert tepki gösterdi.


İsrail'in sivil insanlara katliama varan bir saldırı yaptığına işaret eden Bahçeli, "Tamamen insani amaçlarla ve sivil toplumun iyi niyetle ve samimi çabalarıyla yürütülen yardım faaliyetlerinin katliama varan tepki ile sonuçlanması Trük milleti tarafından asla kabul edilemeyecek olan bir saldırganlıktır." dedi.

TBMM'de partisinin haftalık grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında gemilere yapılan saldırıya değinen Bahçeli, bunun kabul edilemeyecek bir durum olduğunu söyledi. Bahçeli, "İsrail, yardım götüren vatandaşlarımıza hunharca saldırmaktadır. İsrail askeri güçlerinin, Gazze'de tecrit edilen Filistinli kardeşlerimize yardım malzemesi götüren sivil gemilerimizi hedef alan hunhar saldırıları bütün yurtta haklı infial uyandırmıştır. Tamamen insani amaçlarla ve sivil toplumun iyi niyetli ve samimi çabalarıyla yürütülen bir yardım faaliyetinin katliama varan tepki ile sonuçlanmış olması Türk milleti tarafından asla kabul edilmeyecek olan bir saldırganlıktır." şeklinde konuştu.

"Mazlum Gazzeli kardeşlerine insani amaçlarla yola çıkmış yardım gemimize yapılan saldırı Türk milletine karşı açık bir düşmanlıktır." diyen Bahçeli, "İsrail devleti, bu kanlı eylemle, yıllardır mazlum Filistinlilere reva gördüğü zulme, bu kez Tük milletinin evlatlarını da dâhil etmiş ve telafisi mümkün olmayacak yaranın açılmasına neden olmuştur. Tamamen sivillerden oluşan ve kardeşlerine yardım etmekten başka bir amacı olmayan kadirşinas milletimin temsilcilerine karşı İsrail ordusunca yapılmış saldırı, doğrudan Türk milletine yapılmıştır. Bu hunhar saldırıdan sonra, hiçbir özür, bahane, gerekçe olayı örtemeyecek, Türk milleti bu saldırganlığı hesap hanesine mutlaka yazacaktır." ifadelerini kullandı.

HÜKÜMETİN SALDIRI KONUSUNDAKİ TUTUMUNU ELEŞTİRDİ

Bahçeli, yardım gemilerine yapılan saldırı konusunda hükümetin tutumunu da eleştirdi. Hükümetin ilk başlarda aciz bir görüntü verdiğini iddia eden Bahçeli, "Günün ilerleyen saatlerine kadar Hükümet suskun, aciz ve çaresizdir. Milletimiz, Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada yer verilen "sonuçlarına katlanırsınız" ifadesinin ve ilerleyen saatlerde Başbakan'ın uyarısındaki "yetti artık" sözünün gerçek karşılığını görmek istemektedir." dedi.

Bahçeli, İsrail ile ilişkilerin geleceği hakkında derhal yeni bir stratejinin belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Bunun için öncelikle TBMM'nin acilen özel gündemle toplanmasını isteyen Bahçeli şöyle devam etti: "Bu toplantıda, yaşanan saldırılar, geride kalan diplomatik skandallar, karşılıklı restleşmeler de dâhil olmak üzere Türkiye-İsrail ilişkileri değerlendirmelidir. Hükümet, geçmişte yaptığı gibi İsrail'le ilişkilerindeki ikircikli tavrından vazgeçmelidir. Bu konuda verilecek tepkilerin siyasi, hukuki ve diplomatik ve gerekirse askeri olmak üzere ayrıntılı esasları belirlenmelidir. İsrail taraftarlığı ve karşıtlığı üzerine magazinleştirilen ilişkiler süreci iç siyasetin ucuz malzemesi haline getirilmeden derhal en sert karşılık verilmelidir. Geride kalan yıllarda olduğundan farklı; geçici, hamasi, oyalayıcı siyaset üslubundan kaçınılarak, vicdanı ve onuru yara almış Türk milletinin müsterih olacağı ve kabul edebileceği bir çözüm yöntemi oluşturulmalıdır. Süleymaniye'de askerimizin başına geçirilen çuval olayındaki gibi bir geri adım, yüz sürme, boyun eğme, alttan alma, idare etme gibi zaaflardan mutlaka kaçınılmalıdır. Bu çerçevede olmak üzere, meydana gelen olayla ilgili olarak dün yaptığım önerileri tekrarlıyorum. İsrail'deki büyükelçimiz geri çekilmiştir. Bu çekilme süresiz olmalıdır. İsrail'le askeri alandaki ilişkiler ve savunma sanayinde sürdürülen işbirliği kesilmelidir."

"BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENLİK KONSEYİ GİRİŞİMİ DOĞRU"

Bahçeli, hükümetin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi nezdindeki girişimi ise yerinde ve doğru buldu. Bahçeli, "Bu platformda kınama, çözüm ve tazminatlar için girişimde bulunulmalıdır. İsrail'in alıkoyduğu, hayatını kaybeden, yaralanan ve tutulan vatandaşlarımız ile yardım gemileri acilen iade edilmelidir. Bu düşmanca tavrın sonucunda ortaya çıkan mağduriyetin ve kayıpların hakları ve hukuku mutlaka takip edilmeli ve İsrail'den tazminat talep edilmelidir. Türk milletine yönelik bu düşmanlığın özrü ve pişmanlığı, İsrail'in resmi ağızlarından mutlaka istenmeli, cinayetlere neden olan sorumluların ortaya çıkartılması ve adalete sevki talep edilmelidir. Bunlar hem insan olmanın bizlere tanıdığı imkânlardır, hem de uluslar arası hukukun meşru gördüğü taleplerdir." değerlendirmesinde bulundu.
zaman

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri