Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Enerji-Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul, Bakanlar Kurulu’nun Nisan ayına kadar bazı ürünlerde ÖTV’nin sıfırlanması kararına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Memur-Sen olarak bu kararı olumlu karşıladıklarını belirten Tonbul “Ancak, beyaz eşya ve mobilyada özel tüketim vergisinin belli bir oranda kaldırılması iktisadi olarak; arzın fazlalığı, talebin ise arz karşısında yeterli olmaması anlamına gelir. Arz ve talebin dengelendiği yerde devlet kendi alacağı olan ÖTV’den vazgeçerek aslında reel sektörü desteklemektedir.” dedi.
Tonbul, “Talebin artması için orta ve düşük gelirli vatandaşların, gelirlerinin yükseltilmesi ve dolayısıyla bu sınıftaki insanların alım gücünün arttırılması gerekir. Bu sayede ticarette bir canlanma olacak, bu canlanma diğer sektörlere de yansıyacaktır. Bu nedenle biz Memur-Sen olarak bunun zıddı bir yapının olumsuz olduğunu düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Yapılması gerekenler noktasında önerilerini belirten Tonbul “Yapılması gereken, enflasyon ve fiyat artışları karşısında ve kur baskısı noktasında gelir seviyesi azalan kesimlerin, gelirlerini artırıcı tedbirlerle piyasayı canlandırmanın yolunu açmaktır. Söylendiği gibi, ücretlerin artırılması enflasyonu tetiklemez. Enflasyon tek başına ücretlerin artışından kaynaklanan bir sonuç değildir. Arz ve talebin birlikte oluşabilmesi için; terazinin iki kefesi gibi, talep noktasında olan toplumun her kesiminin alım gücünü arttırmak ve bu doğrultuda, talep karşısında da üretimin artırılmasını sağlamak gerekir. Bu hem istihdamı, hem piyasayı, hem reel sektörü, hem de küçük esnaf ile dar gelirlileri aynı anda desteklemek anlamına gelir.” şeklinde konuştu.
Konutlardan alınan KDV’lerin düşürülmesinin de olumlu olduğunu söyleyen Tonbul, “Sabit gelirliler, elde edecekleri gelirin büyük bir kısmını cari hayat içerisinde iç piyasada kullanacaktır. Bu açıdan da, geniş kesimlerin desteklenmesi, bu desteklenme süresinin üç ayla sınırlı tutulmayıp bir yıla yayılması gerekmektedir. Sonuç olarak, sabit gelirlilerin uğramış olduğu kayıpların telafisi tüm toplum kesimlerinin faydalanması açısından daha verimli olacaktır.” dedi.