Konfederasyonumuz Memur-Sen, Hak-İş ile birlikte İdlib için yardım kampanyası başlattı. İdlib’deki insani drama ‘dur’ demek için, İHH, Deniz Feneri, Türk Kızılayı ve AFAD yöneticilerinin katılımıyla bir basın toplantısı düzenlendi. “İdlib Yardım Bekliyor” çağrısıyla Memur-Sen Genel Merkezi’nde yapılan basın toplantısında, yardım kampanyasının ilk aşamasında toplamda 400 bin TL’lik bağışta bulunuldu.
Emperyal sömürü düzeni Müslümanlara soykırım uyguluyor
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yaptığı konuşmada, İdlib’de yıllardır insani bir dram yaşandığını belirterek, dünya kamuoyunun bu drama sessiz kaldığını söyledi. İdlib’te yaşananların ilk olmadığını vurgulayan Yalçın, “Emperyal sömürü düzeni, özellikle İslam beldeleri olmak üzere, dünyanın her bir köşesine çöreklenmiş; kan emiyor, sömürüyor, Müslümanlara soykırım uyguluyor. Son 25 yılda savaşlarda 12,5 milyon Müslüman’ın hayatını kaybetmesi soykırım değil de nedir? İşte Arakan, Filistin, Irak, Bosna-Hersek, Çeçenistan, Mısır, Yemen, Libya, Somali, Afganistan, Orta Afrika ve Suriye… Bunlar uzak geçmişe ait değil, hepimizin bizzat yaşayıp da gördüğü korkunç dramlar” dedi.
3 milyondan fazla sivilin yaşadığı İdlib’de bin 395 sığınmacı kampı olduğunu ifade eden Yalçın, buna rağmen İdlib’de sadece 2019 yılında Esed rejimi tarafından 526 yaşam alanı hedef alınarak katliamlar gerçekleştirildiğini kaydetti.
Halkın ve teşkilatlarının yardım kampanyasına sahip çıkacağına, İdlib için ayağa kalkacağına ve toplanan yardım tutarlarını çok daha yukarılara çıkaracağına inandığını dile getiren Yalçın, “Hak-İş’le birlikte AFAD, Kızılay, Deniz Feneri ve İHH’ya 100’er bin lira bağışlayarak toplamda 400 bin lirayla bir yardım kampanyasının fitilini ateşliyoruz. Bu vesileyle, teşkilatlarımıza, üyelerimize ve bütün halkımıza çağrıda bulunuyoruz: Zulmün örgütlü kötülüğüne karşı bizler de iyiliği örgütlemeliyiz! O hâlde, coğrafyamızı kana bulayan zalimlere karşı, durmadan, dinlenmeden, gaflete düşmeden, daha çok çalışacağız, daha sıkı örgütleneceğiz! Mağdur, mazlum muhacir kardeşlerimizin yanında durmayı sürdüreceğiz! Çünkü insanız! Çünkü kardeşiz! Çünkü ümmetiz!” diyerek sözlerini tamamladı.
Arslan: En büyük trajedi insanlığın bu dramlara sessiz kalmasıdır
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, İdlib’de insanlığın merhamet ve vicdan duygularının öldüğünü kaydederek, en büyük trajedinin ölümlere karşı insanlığın sessiz kalması olduğunu söyledi. Yardım kampanyalarının artması gerektiğini vurgulayan Arslan, “Biz Memur-Sen ile her bölgedeki sorun için yan yana geliyoruz. Diğer STK’larla yan yana geliyoruz. Keşke burada daha fazla sivil toplum örgütü, daha fazla konfederasyon yer alsa. Keşke onlarla da bunu gerçekleştirebilsek… Çünkü kötülük organize bir şekilde yayılıyor. İyiliğin hâkim olması için daha fazla örgütlenmeli, daha fazla organize hâle gelinmelidir” diye konuştu.
Cengiz: İdlib’de yaşananlar Suriye krizinin en ağır olanıdır
Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet Cengiz, Suriye’deki krizin son yüzyılda yaşanan en ağır krizlerden bir olduğunu belirterek, “İç savaşın 10. yılına giriyoruz. Bugün idlib’de yaşananlar Suriye krizinin en ağır olanıdır. Suriyeliler açısından İdlib artık son kale olarak görülüyor. İdliblilerin Türkiye’den başka sığınacakları bir limanları yok” ifadelerini kullandı.
Aydın: Bu çağrı başka kampanyalara da vesile olacaktır
İHH Genel Sekreteri Durmuş Aydın, sivil toplum kuruluşlarının yardım çağrılarının önemine dikkat çekerek, “Memur-Sen ve Hak-İş’e bu kampanyayı düzenledikleri için teşekkür ediyoruz. İnanıyorum ki Türkiye’nin tüm kesimleri bu kampanya ile idlib’in sesine kulak verecektir. Başka kampanyalara da vesile olacaktır” dedi.
Turunç: Milletimiz bu kampanyada da üzerine düşeni yapacaktır
Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili İsmail Hakkı Turunç, iki konfederasyonun da dünyanın neresinde problem varsa oraya giden kuruluşlar olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “İlk kez böyle bir organizasyon içinde değiller. İdlib, dramların yaşandığı ilk yer değil ama son yer olması için hep birlikte hareket etmeliyiz. Milletimizin bu kampanyada da üzerine düşeni yapacağına inancımız tamdır.”
Palakoğlu: İdlib’e duyarlı olmak vicdani bir ödevdir
AFAD Başkan Yardımcısı İsmail Palakoğlu ise, “Memur-Sen ve Hak-İş insani krizlere hiç duyarsız kalmadı. Daha önce yaşanan insani krizlerde de konfederasyonların çok ciddi katkılarını gördük. İdlib’deki katliama karşı başlattıkları ‘insanlığa mesajın olsun’ kampanyalarından dolayı çok teşekkür ediyorum. İdlib için duyarlı olmak, onların acısını hissetmek herkes için vicdani bir görevdir. O yüzden bu kampanyayı anlamlı buluyoruz” şeklinde konuştu.