MEB'i Anlamak Mümkün Değil!

Milli Eğitim Bakanlığı gibi kendi mensuplarını mağdur etmede başarılı başka bir bakanlık yoktur. MEB, okyanusun ortasında seyreden dümensiz bir gemi gibidir. Nereye gideceğini, nerede duracağını hiç kimse kestiremez. Yine, kazanılmış hak kavramının bizi

Eğitim çalışanlarının  şikayetleri bitip tükenmek bilmiyor. Bir dokun, bin ah işit.. İşte onlardan birisi:

“1999 yılında MEB'de yürürlükte olan Talim Terbiye Kurulu Kararı'na göre Okul Öncesi/Çocuk Gelişimi Öğretmeni olarak atandık. 2008 yılına kadar Kız Meslek Liselerinde Çocuk Gelişimi Bölümünde  derslere girdik. Ne hikmetse, MEB bürokratları (Belki de kendi yakınlarına bir kıyak yapmak için)  2008 yılında bir genelge ile Okul Öncesi/Çocuk Gelişimi olan branşımızı OKULÖNCESİ olarak değiştirdi ve anaokullarına gönderildik.  İki buçuk yıldır MEB Bilgi Edinmeye başvuruyoruz, cevap vermiyorlar. Okullarımıza dilekçe ile başvuruyoruz, üst makamlara bildirmiyorlar. Alanımıza tekrar dönmek için MEB, alan değişikliği dönemlerinde güya başvuru hakkı veriyor, ama başvurularımız reddediliyor. YÖK'ten denklik belgesi aldık bunu da kabul etmediler…”

155 Sayılı Talim ve Terbiye Kurulu Kararına istinaden Atamaya Esas Alanı, "Okulöncesi /Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmeni” olan öğretmenlerin dilekçeleri alınmadan, isteği dışında resen “Okul Öncesi Öğretmeni olarak değiştirilmiş, böylece Kız Meslek Liselerinde Çocuk Gelişimi ve Eğitimi alanına ait Teorik ve Uygulamalı dersleri okutma hakları ellerinden alınmıştır. Bu şekilde; Öğretmenlerin atama alanlarının isteği dışında değiştirilmesi ve kazanılmış haklarının ellerinden alınmasıyla bu öğretmenlerin atandıkları branşta bu zamana kadar edindikleri bilgi, birikim ve deneyimleri yok sayılmıştır. 

Kararın yayımlandığı tarih itibariyle bu hakkı elde edenlerin bu haklarının korunacağı mevzuatın geçici birinci maddesi ile koruma altına alınmasına rağmen bu şekilde istek dışı bir alan değişikliği uygulanmıştır. Ayrıca,04.03.2006
tarih ve 26098 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan MEB Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 34. maddesinde:

“(1) Öğrenimine uygun alanı dışında başka bir alana atanan öğretmenler, öğrenimleri birden fazla alana atamaya kaynak olan öğretmenler ile başka bir alanda öğrenim gören öğretmenler, mezuniyetleri itibariyle atanabilecekleri alanlara alanlarının değiştirilmesini isteyebilirler. 

(2) Bu durumda bulunan öğretmenlerin alan değişikliğine ilişkin istekleri; a)Adaylıklarının kaldırılmış olması, b)Öğrenimlerinin Talim ve Terbiye Kurulunun Öğretmenliğe atanacakların mezun oldukları yükseköğretim programlarına ilişkin kararında atanacağı alana uygun olması halinde dikkate alınır.

(4) Alan değişikliği isteyen öğretmenlerin atamaları, il içindeki tercihleri dikkate alınmak suretiyle hizmet puanı üstünlüğüne göre yapılır. Hizmet puanlarının eşit olması durumunda öğretmenlikteki hizmet süresi daha fazla olana öncelik verilir" 

Hükümlerine yer verilmiştir. Bu hükümlerden anlaşılacağı üzere alan değişikliği ancak istenmesi halinde ve belirli kriterlere göre yapılır. Kişilerin rızasını almadan ve yönetmelikteki herhangi bir hükme dayanmadan alan değişikliği yapılması hangi mantıkla izah edilebilir?

Talim Terbiye Kurulunun 2004/119 sayılı kararı ile yürürlüğe konulan ve 17/09/2007 tarih ve 155 sayılı Talim Terbiye Kurul Kararı ile son şekli verilen, Ağustos 2004 tarihli 2563 sayılı Tebliğler Dergisinde yayımlanan “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarına öğretmen olarak atanacakların atamalarına esas olan alanlar ile mezun oldukları yüksek öğretim programları ve aylık karşılığı okutacakları derslere ilişkin esaslar”ın Geçici 1 inci maddesinde "Bu esasların yürürlüğe girdiği tarihte eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenler, Talim ve Terbiye Kurulunun daha önceki kararları kapsamında atandıkları alan/kurum öğretmenliği görevlerine devam ederler. Yer değiştirmek suretiyle atamaları da Bakanlıkça düzenlenen en son atama kararlarında belirtilen alanlarda yapılır", Geçici 16 inci Maddesinde ise “( Ek: 17/09/2007 tarihli ve 155 sayılı Talim ve Terbiye Kurulu Kararı) Bu Kararın yürürlüğe girmesi ile öğretmenliğe kaynak teşkil eden yükseköğretim programları arasından çıkarılan programlara devam eden veya bu programlardan mezun olanların atanmalarına devam edilir.” hükümlerine ver verilmiştir. 155 sayılı kararla değişiklik yapılmadan önce atanmış olan öğretmenlerin atandıkları alan öğretmenliğine devam edecekleri, bu kararla öğretmenliğe kaynak teşkil eden yükseköğretim programları arasından çıkarılan programlara devam eden veya bu programlardan mezun olanların atanmalarına devam edileceği güvence altına alınmıştır. Kanunun bu açık hükmüne rağmen Kişilerin rızası alınmadan ve yönetmelikteki herhangi bir hükme dayanmadan alan değişikliği işlemleri neden yapılmaktadır? (*)

  • (Okulöncesi/Çocuk Gelişimi öğretmeni olarak atanmış olanların  uğradıkları haksızlık 2009 yılında Bursa Milletvekili İsmet BÜYÜKATAMAN tarafından da yazılı soru önergesi olarak TBMM'de gündeme getirilmiştir.)

 

Nizamettin TORUN

Kamugazetesi

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (21)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

EĞİTİM Haberleri