Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 18-19 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da bir dizi faaliyetlerde bulundu. Geylan ilk olarak İLKSAN Kartal Konukevi’nin açılışını gerçekleştirdi. Açılışta İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Yılmaz, Türk Eğitim-Sen Genel Sekreteri Musa Akkaş ile İstanbul şube başkanları da katıldı. Geylan, “Derdi ‘memleket’ olanların hizmetine şahitlik etmekten gurur duyuyoruz. İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Tuncer Yılmaz’ın şahsında emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.
Genel Başkan Talip Geylan, Genel Sekreter Musa Akkaş ile birlikte İstanbul 1 ve 2 No’lu şube başkanlıklarını da ziyaret etti. Şube Başkanları Hanefi Bostan, Halil İbrahim Çakmak ve şube yönetim kurulu üyeleri ile bir araya gelen Geylan, “Bütün yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi.
Genel Başkan Talip Geylan, 19 Ekim tarihinde de İstanbul 2 No’lu şubenin Zübeyde Hanım Öğretmenevi’nde işyeri ve ilçe temsilcilerimizle bir araya geldi. Toplantıda İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Halil İbrahim Çakmak ve şube yönetim kurulu üyeleri de hazır bulundu.
Artık geri dönüş yok! 100 yıllık hesabı yeniden açan emperyalizm bilsin ki, bu kez biz de varız!
Burada bir konuşma yapan Genel Başkan Talip Geylan sözlerine devletimizin yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı ile başladı. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen olarak harekâta tam destek verdiklerini bildiren Geylan, “Milletimizin birliği, topraklarımızın bütünlüğü için hayatını feda eden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine ve tüm milletimize baş sağlığı diliyoruz. Onlara çok şey borçluyuz. Mehmetçiğimiz bizler ülkemizde huzur ve barış içinde yaşayalım diye teröristlere karşı kahramanca mücadele ediyorlar, terör yuvalarını birer birer yok ediyorlar. Her birinin Allah yar ve yardımcısı olsun.
Bu harekâtta hedef, 32 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturulması ve terörden arındırılması idi. Verilen 120 saatlik sürede PKK’nın çekilmesi ve bölgenin TSK kontrolünde olması hususunda mutabakat sağlandı. Türkiye kazandı. Ancak tecrübe gösteriyor ki, ABD ve terörist müttefikine güvenilmez! Dikkatli ve temkinli olmak elzemdir. Ki, zaten operasyon sonlandırılmadı, ara verildi. İnşallah Türkiye’nin kararlılığı anlaşılmıştır. Artık geri dönüş yok! 100 yıllık hesabı yeniden açan emperyalizm bilsin ki, bu kez biz de varız!” dedi.
Türkiye, bir kabile devleti değildir. Kamuyu, kamu yöneticileri yönetir.
Genel Başkan Geylan, liyakatsiz, ehliyetsiz, sadece torpile dayalı atamalara da dikkat çekti. 940 proje okulunda görev yapan okul müdürlerinin 829’unun yandaş sendikaya üye olduğunu söyleyen Geylan, “Kamuyu, kamu yöneticileri yönetir. Dışarıdan yapıların kamuyu yönetme arzusu bir HADSİZLİKTİR! Ayrıca bu hadsizliklere zemin hazırlayan ve imkân tanıyanlar da en az bu hadsizler kadar mesuldür” dedi.
Yandaş sendikadan yapılan liyakat çağrısını da eleştiren Geylan, “Şaka değil gerçek: MEB’e bağlı 940 proje okulu müdürünün 829’unun üye olduğu sendikadan çağrı var: ‘Kamu görevinde kariyer ve liyakat sistemi kurulmalı, hak ederek, adım adım bir devlet yönetimi icra edilmeli ve güven hissi topluma verilmeli’ demiştir!
Peki bu çağrıya kimler kulak vermeli? Tabii ki, kamuyu yönetme sorumluluğu taşıyanlar! Mesela her konuşmasında ‘ehliyet ve liyakat’ vurgusu yapan fakat buna rağmen proje okullarının atamalarında mevcut tabloya imza atmış olan Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk bu çağrıyı üzerine almalı mıdır?
Türkiye, bir kabile devleti değildir. Kamuyu, kamu yöneticileri yönetir. Dışarıdan yapıların kamuyu yönetme arzusu bir HADSİZLİKTİR! Ayrıca bu hadsizliklere zemin hazırlayan ve imkân tanıyanlar da en az bu hadsizler kadar mesuldür” diye konuştu.
Eş durumu mağduru olan arkadaşlarımızın en azından yarı yıl tatilinde tayin talepleri mutlaka karşılanmalıdır.
Genel Başkan Geylan, sözleşmeli öğretmenlerin görev süresinin 3+1 yıla indirilmesi ile birlikte öğretmenlerin kadroya geçiş kararnamelerinin illere gönderildiğini hatırlatarak, “Kadroya geçen öğretmenlerimiz, diğer kadrolu meslektaşlarımızın sahip olduğu tüm haklara haiz olmalıdır. Örneğin eş durumu mağduru olan arkadaşlarımızın en azından yarı yıl tatilinde tayin talepleri mutlaka karşılanmalıdır. Aksi taktirde 1 yıl daha tayin isteyememeleri mağduriyetlerin devam etmesine neden olacaktır. Sözleşmeli öğretmenlerimizin aile bütünlükleri mutlaka sağlanmalıdır” dedi.