MEB'de, kural olmadığı için, taleplerde sınır yok

Yıllardır oturtulamayan sistemler, günü birlik uygulamalar, plansız programsız çalışmalar derken artık her şey rayından çıktı.

İl içi atama yapıyorsunuz ikincisi isteniyor? Neden geçen yıl norm kadro yenilemeyen, dönüşümü tamamlamayan bakanlık yer değiştirme yapınca ortalık karıştı. Çözüm ikinci kez il içi atama oldu. Sorun çözüldü mü hayır ilk başvuruda 300 puanlı öğretmenin gidemediği yere ikinci başvuruda 200 puanlı gitti.

Bu yıl da norm güncellenmedi yer değiştirmeler yapıldı. İl içi ve iller arası atamada görüldü ki; öğretmen atanır atanmaz fazla. Aslında norma bakılınca fazla değil fakat 2015-2016 planlamasına bakılınca fazla. Okul olmuş ortaokul son olarak 4.sınıflarını bitirdi öğretmen halen orada kaldı hatta ve hatta bu okula sınıf öğretmeni atandı.

Tabii ki geçen yıl aynı durum olunca bu yıl da ikinci atama dillendirilmeye başlandı İl içi ve il dışı için.

Her seferinde kılavuzlara, mevzuatlara yer değiştirmeler iptal olmayacak diye yazıldı ama iptallerin arkası kesilmedi.

4+4+4 nedeniyle alan değişikliği yapıldı arkası kesilmedi, yeniden istenmeye başlandı.

Kurumlararası atamalar sonlandırıldı yine yeniden deniyor.

İlk atama Ağustos'ta olacak başka olmayacak diye çıkıldı yola kıyamet koptu, bırakın Ağustos'u Şubat'ı Aralık'ta hatta Haziran'da atama yaptık. Nisan'da atama isteyenler neden haksız olsunlar ki?

2010'dan önce memurdum ben de zorunludan muaf olayım diyenler de var.

Bürokratlar imza atmaktan (ya tepeden gelecek tepki nedeniyle ya da olmadık insanları atadığımızdan) korkuyorlar. Telefonda söylediklerini kağıda dökemeyen, fakat öğretmen 3600 ek gösterge beklerken 6400, 7000 ek gösterge ile makam işgal etmekten geri durmayanlar var.

Kanun benim, yargı kararını tanımam diyen, hatta ve hatta istediğim kanunu değiştirtirim engel görmem diyen bürokratlar var.

Kendi çıkardığı yönetmeliğe uymayan bakanlık var.

Yaranayım diye kırk takla atıp bakanlığı yaralayanlar var...

Bazen her il kendi bağımsızlığını ilan ediyor bazen de merkeze bağlıyız diyor. Yani işine geldiği gibi takılıyor.

Emri bakandan, validen değil de başka yerlerden alıp başım gözüm üstüne diyen ve zaman kaybetmeden uygulayanlar var...

Her konuda o kadar çok sorun yaratıldı ki artık içinden çıkılmaz bir hal aldı.

Bunları söylerken taleplere kulak tıkayalım demiyoruz çünkü öyle haklı talepler var ki nasıl kulak tıkayacaksınız. Hatayı yapan bakanlık olup sıkıntı çeken öğretmen olunca tabii ki kulak verecek, gündeme getireceğiz.

Siz kalkıp da durup dururken eş özründe özel sektörde 3 yıl çalışma getirirseniz mağdur olan tabii ki sesini çıkaracak. Fakat ben seni işe alıyorum, bu atamada başvuracaksın fakat tercih yaparken unutma ki 3 yıl çalışma şartı getiriyoruz demeden uygulama getirirseniz tabii ki sorun çıkacak. Ayrıca neden 3 yıl. 3 Yıl sonra olunca ne oluyor? İki yıl olduğunda ne tür sorun çıkıyor? Kaldı ki her yıl özrünü zaten belgelendirmek zorunda.

Tüm bunlar gündemi meşgul edince ve etmeye devam ettikçe Milli Eğitim Bakanlığından hayır beklemeyelim.

Bakanlıkta hukuk hakim olmadıktan, kurallar oturtulmadıktan sonra hayır beklemeyelim. Aksine meşhur sözü söylemeye devam ederiz. "Şu okullar olmasa maarifi ne güzel idare ederdim."

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

MEB PERSONEL Haberleri