Matematikte hız mı,
analitik düşünme mi?
Köşede okuma kolaylığı açısından kısa kısa yazılar paylaşmayı uygun olduğunu düşündüm. Bu günkü konuyla da bağlantılı olarak hızlı yaşanan bir yaşam söz konusu. O nedenle kısa ve öz yazıyı tercih ediyorum. “Hızlı yaşam mı derinlemesine yaşamak mı?” sorusu başka bir yazının konusu olabilir. Bu kısa yazımızda Bakanlığımızın bir matematik seferberliği de başlamışken matematikte hız kavramını ele alalım.
Şimdi bir matematik dersini düşünelim.
Öğretmen matematik dersinde çoktan seçmeli test yerine, sadece dört soru sorsun ve öğrencilerden soruların cevabına ilişkin; bir sayısal çözüm, sorunun görselle anlatılması ve sorun hakkında bir hikaye yazmasını istesin..
Bu matematik sınıf çalışmasıdır.
Çocuklar çok sıkıcı buldukları doğru cevaba ve hızlı olmaya odaklı ruhsuz testlerden çok sıkılmışlardır. Öğretmenin bu öğretme tarzı onlar İçin bir rahatlama sağlamıştır. Sınıf çalışmasında kendi duygularını ifade edebildikleri bir resim çizmek, problemi anlatan bir hikaye üretmek onları mutlu etmiş, aynı zamanda konuyu analitik bir şekilde irdeleme şansı bulmuşlardır.
Bu sınıf çalışmasında ne olmuştur. Bir öğrenme organı olan beynin bütünlüklü olarak her alanı aktif hale getirilmiş bu sayede öğrenmenin daha kolay, kalıcılık açısından da öğrenmenin nöronal bağlantıları daha da güçlendirilmiştir. Ders sıkıcı olmaktan çıkmış, duyguların da işin içine katıldığı bir üretkenlik sağlanmıştır. Sonucu doğru bulsa da neyin ne olduğunu anlamadığı bir yüzeysel öğrenme yönteminden derinlemesine anlama fırsatı sağlanmıştır. Öğrendiklerini diğer disiplin alanlarına transfer ederek bütünsel bir ilerleme sağlamıştır. Bunun yanında sınıfta “hızlı” olmayan ancak detaylı ve farklı yollarla, analitik düşünme yeteneği olan öğrenciler kendilerini “kötü” hissetmekten kurtulmuşlardır. Hepsinden de önemlisi öğrendiğini güncel hayata uyarlayarak bilginin yaşamsal olmasını sağlamışlardır. Matematik sadece sayılar bütünü olmadığı gibi dil dersi de dil bilgisi kuralları olmadığını bütünlüklü bir bakış ile yaratıcı olma fırsatı yakalanmıştır.
Bugün hızlı olmak adına, detaylar ve problemin çözümünde farklı yollar bulma ve böylece analitik düşünebilme şansı heba edilmektedir. Günümüzde matematik alanında ileri gitmiş ülkelerin uyguladığı yöntem de yavaş ama derinlemesine ve analitik öğrenmedir.
Analitik öğrenme için hızdan daha çok detay, yavaş ama analitik düşünerek farklı yolları görebilmek önemlidir. Yaratıcılık için ise bağlantısallık ve esneklik...
Hüseyin Özkan