İlkokul kayıtları öyle bir hal aldı ki bazı okul idareleri adeta pazarlama uzmanı gibi. Pazarlamacılar önce markayı daha sonra müşteri hangi ürüne yönelirse onu överler ve pazarlarlar.
Okullarda ise önce okulun olumlu yönleri öne çıkarılır sonra öğretmenler. Öğretmenler ön plana çıkarılırken veli hangi öğretmeni tercih ediyorsa o ön planda tutulur. A velisi için x öğretmen B velisi için Y öğretmen.
Tabii ki teşbihte hata olmaz ama genel durum böyle. Eğitim ya da öğretmenler böyle bir konunun gündemi/aracı yapılmamalı fakat uygulamadaki gerçekler maalesef böyle değil. Veli önce okula kayıt için uğraşır (adres bölgesinde değilse) sonra öğretmen tercihi için. Velinin adres bölgesinde ise okul, onlar da öğretmen tercihinde idareye uğramak ve o kıskaca girmek zorunda kalır.
Bu sorun çok basit bir şekilde çözülebilecekken maalesef bakanlıkça çözüm yoluna gidilmemektedir.
Veli elbet ki en değerli varlığı çocuğunun eğitimi için her şeye hazırdır. Bu iyi bir şeydir çünkü velinin duyarlılığı eğitime de yansır. Fakat mevcut uygulama ile gidildiğinde çocuklar için başlangıç bile hüsran olabilmektedir. Keşke herkesin gönlüne ve bilimsel gerçeklere göre tercih hakkı söz konusu olsa fakat okullar arasındaki adaletsizliğin yarattığı fırsat eşitsizliği ilkokuldan itibaren başlamaktadır.
Sorunu en azından bir nebze azaltacak bir çözüm önerisi sunacak olursak;
Tabii ki her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır misali her öğretmenimiz farklıdır ve farklı özellikleri ön plana çıkabilir. Aynı şekilde çocuklarımız da çok farklıdır ve özelliklerine göre sınıf yerleşimi yapılması gerekir.
Bu noktada rehberlik servislerinin de yönlendirmesi ile velilerin öğretmen tercihi pekala mümkün olmalıdır. Bu tercihte bir okulda 1-2 öğretmende yığılma söz konusu ise adil dağıtım yapılmalıdır.
Mevcut uygulamalarda okul idarelerinin kura çekme yoluna gittikleri görülmektedir. Bu yöntemde tercih asla söz konusu değildir. Oysa ki eşit tercih olan okullarda İsteğe göre yerleştirme yapmak mümkün iken bu dahi gözardı edilerek herkes aynı havuza atılmaktadır. Bazı idareler ise tamamen kendileri inisiyatif kullanmaktadırlar.
Adil dağılım için velilere şube sayısı kadar tercih hakkı verilebilir ve öncelikle tüm velilerin ilk tercihlerine yönelik kura yöntemi ardından ikinci tercihe göre kura yöntemi. uygulanabilir. Böylece parayı veren düdüğü çalar ya da dayısı olanın sırtı kalındır uygulamalarının önüne geçilmiş olur.
Tabii ki bu yöntemde de kaynaştırma öğrenci sayısı ile kız/erkek öğrenci dağılımları da gözetilmelidir.
(kaynak: memurlar.net)