Star Gazetesi'nin haberine göre;
Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş uygulaması çerçevesinde sekizinci sınıf öğrencilerine yönelik gerçekleştirilen ortak sınavlarda, ‘ikili kopya’ sonucu sınavı iptal edilen öğrencilerin itirazına Danıştay’dan yürütmeyi durdurma kararı geldi. Milli Eğitim Bakanlığı, Danıştay 8. Dairesi’nin kararı üzerine öğrencilerin yüzdelik dilimlerini yeniden değerlendirince ortaya ilginç bir sonuç çıktı. Kararı veren mahkemenin daha önce ikili kopya konusunda verdiği kararlarla, bu kararı arasında fark olduğu dikkat çekti.
İlk davada MEB haklı bulundu
Bakanlık üzerinden öğrenci ve velileri tedirgin etmeye yönelik verilen kararda öne sürülen ikili kopya meselesinde daha önce gelen itirazların reddedildiği ve Bakanlığın uygulamasının doğru bulunduğu görüldü. 2009 yılında yapılan Seviye Belirleme Sınavında 7. Sınıf sınav sonuçlarının değerlendirilmesi aşamasında ikili kopya olayına karıştığı tespit edilen bir öğrencinin Matematik testi sonuçları iptal edildi. İptal üzerine öğrenci, mahkemeye itirazda bulundu. İtirazı değerlendiren mahkeme karında Bakanlığı haklı bularak öğrencinin itirizanı reddetmiş ve iptal kararının doğru olduğuna hükmetmişti.
Aynı mahkeme kararlar farklı
Yine aynı mahkeme 2013-2014 Eğitim- Öğretim yılında ilk dönem ortak sınavlarında yapılan ikili kopya itirazlarında da “2013-2014 Eğitim-Öğretim yılı Ortaöğretim Geçiş Ortak Sınavı e-Kılavuzunun “Ortak sınavların uygulanması” başlıklı 9. Maddesinin (n) bendinde yer alan “Bu nedenle sınav esnasında öğrencilerin cevap kâğıtlarını hiçbir öğrencinin göremeyeceği şekilde önlerinde bulundurmaları ve kesinlikle herhangi bir yöntemle kopya çekme bulunmamaları gerekmektedir.” cümlesi yönünden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. Maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen koşulların birlikte gerçekleşmediği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması isteminin reddine” şeklinde karar verdi ve ikili kopya uygulaması sonucu iptal edilen sınav sonuçlarının doğruluğunu onayladı.
“KARIŞIKLIK AMAÇLANIYOR”
Mahkemenin verdiği en son karar, yine aynı usulle değerlendirilen sınavda sistemin doğruluğunun daha önce kabul edilmiş olmasına rağmen şimdi neden bu kararın verildiği kafalarda soru işareti oluşturdu. Mahkemelerin verdiği kararlarla MEB’i zor durumda bırakmaya çalıştığı ve kaos ortamı oluşturarak öğrenci ve velileri endişeye sevk edilmenin amaçlandığı savunuldu.
Stargazete