Gaziantep'te FETÖ/PDY soruşturması kapsamında önce açığa alınan ardından görevinden ihraç edilen öğretmen Ahmet Genç, FETÖ ile hiçbir ilişkisi olmadığı halde görevinden alınarak mağdur edildiğini söyleyerek yetkililere mağduriyetinin giderilmesi çağrısında bulundu.
17 yıldır İmam Hatip Meslek Dersleri öğretmeni olarak görev yapan Ahmet Genç, en son Şehitkamil Şehit Ömer Harun Demir Kız İmam Hatip Lisesinde görevli iken FETÖ'yle ilişkili olduğu gerekçesiyle son yayımlanan KHK ile mesleğinden ihraç edildi.
Öğrencilik yıllarından itibaren İslami hizmetlerde bulunduğunu ama hiçbir şekilde FETÖ ile bağlantısının olmadığını söyleyen Genç, "Ben 30 yıl boyunca aktif olarak İslami hizmetlerde bulundum. Yıllardır beraber hareket ettiğim insanlar 15 Temmuz'da darbeye karşı direnen insanlardır. Bunların şahitliğine değer vermek gerekiyor. Kendimi darbecilere karşı yürütülen bu operasyonlarda yapılan yanlışlıkların bir mağduru olarak görüyorum. Eğer üzerinde hassasiyet ile durulursa ve gerekli teknik incelemeler yapılırsa benim durumumun düzeltileceğine inanıyorum." dedi.
"Bir imam hatip sevdalısı olarak mesleğime dönmeyi ümit ediyorum"
Yıllardır İHH başta olmak üzere Gaziantep'teki İslami STK'larda aktif olarak görev aldığını ve bundan dolayı 1996 yılında Afganistan'da şehit olan Bahattin Yıldız ile birlikte gözaltına alındığını söyleyen Genç, sözlerine şöyle devam etti:
"FETÖ mensubu olarak görevden alınmama anlam veremiyorum. Bu yanlışın giderilip tekrar çok sevdiğimi öğrencilere bir imam hatip sevdalısı olarak mesleğime dönmeyi ümit ediyorum. Bu konuda yetkililerin ve karar verici olan mercilerin benim bu durumumu tekrar gözden geçirip bu mağduriyetin giderilmesi için gerekli çabayı sarf etmelerini bekliyorum."
"Suç ortaya çıkmadan hükmün verilmesi adalet duygusunu rencide eder"
Görevden alınma sebebi hakkında resmi bir açıklamanın eline ulaşmadığını belirten Genç, şunları ifade etti:
"Biz ihraç kararını, yayınlanan listeden öğrendik. Daha önce de açığa alınırken yine bireysel olarak bir şüphe yazısı ile yani 'FETÖ terör örgütü ile irtibatı ve iltisakı ile düşünülmekte' denilerek açığa alındık. Ancak ihraç edildiğimizde bize tam net bir açıklama sunulmadı. Eğer her hangi bir teknik sorun varsa kullandığımız telefonlarda veya başka hususlarda bu konunun daha hassas bir şekilde araştırılmasını ve net bir şekilde de ortaya çıkartılmasını istiyoruz. İsnat edilen bu suçun araştırılmasını istemek bir mağdurun en doğal hakkı olduğu gibi adaletin tesis edilmesi içinde yapılması gerekir. Suç ortaya çıkmadan hükmün verilmesi adalet duygusunu rencide eder.
"Mağduriyetin giderilmesini istiyorum"
13 Ekim tarihi itibariyle açığa alındıktan sonra resmi ve hukuki olarak bütün adımları attığını ifade eden Genç, "BİMER, CİMER, Valilik, Savcılık ve Maarifi müfettişliğine de dilekçe verdim. Şu an kullandığım telefon ve maili 3 yıldır kullandığımı ve bunların hassas bir şekilde araştırılmasını istedim. Hatta MİT'e de bir dilekçe yazdım. Ancak bütün bunlarla ilgili bana tekrar bir dönüş olmadı. Bu sürecin nasıl işlediği ve hangi aşamada olduğu hakkında da bir bilgim yok. Sonuç alamadığım bu girişimler ortada iken ben tekrar görevime iade edilmeyi beklerken ihraç edildim. Bu mağduriyetin giderilmesini istiyorum." şeklinde konuştu.
Genç, "20 yıla yakın bu mesleği icra edip de kendilerine karşı olduğumuz bir düşünce yapısı ile itham edilip ihraç edilmek onur kırıcı bir durumdur. Eğer inandığımız her hangi bir şeyden dolayı böyle bir şey başımıza gelmiş olsaydı, biz onur duyardık. Ama bizim mücadele ettiğimiz bir anlayışa karşı suçlanmak ayrıca bizim için son derece rahatsız edicidir. Mağduriyetimin kısa sürede çözülmesini bekliyorum." diye konuştu.
Referans Gazetesi