AK Parti'nin seçim bildirgesini hazırlamak için her konuya ilişkin gruplar oluşturuldu. Ekonomik hedefler, çözüm süreci, anayasa değişikliği, başkanlık sistemi, yargının yeniden yapılandırılması, yolsuzluklarla mücadele, şeffaf yönetim gibi başlıkların bildirgede yer alması planlanıyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılacağı toplantıda bildirgeye son şekli verilecek ve kamuoyu ile paylaşılacak. Seçim bildirgesinin en çarpıcı bölümlerini yargı oluşturacak. Bu bölümde yer alacak öneriler şöyle:
ASKER-SİVİL AYIRIMI KALKACAK: Yargıda askeri-sivil yargı ayırımına son verilecek. Disiplin dışındaki tüm askeri mahkemeler kapatılacak. Askeri Yargıtay da lağvedilecek. Askerler ile ilgili davalara sivil mahkemeler bakacak.
TEMYİZ MAHKEMESİ KURULACAK: Yargıtay ve Danıştay, Temyiz Mahkemesi adı altında birleştirilip tek mahkeme haline dönüştürülecek. Adli, idari ve askeri tüm davalar için temyiz makamı burası olacak. Böylece yargıda birlik sağlanacak. Yargı kararlarında da tutarlılık sağlanmaya çalışılacak.
HSYK'NIN YAPISI DEĞİŞTİRİLİYOR: Hakimler ve Savcılar yüksek Kurulu (HYSK) kurulmasından bu yanan sürekli tartışmaların odağında oldu. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği de kurum ile ilgili tartışmaları ortadan kaldırmak bir yana daha da alevlendirdi. Sistem paralel yapı ve benzeri yapıların etkisine açık hale geldi. AK Parti, HSYK'nın yapısı özellikle de üye seçimi konusunda radikal değişiklikler gündeme getirecek. Kurul'un şu anda çeşitli kaynaklardan gelen tüm üyelerini TBMM'nin seçmesini isteyecek. Sayısal çoğunluğu elinde bulunduran parti yani iktidarın burada etkin olmasını önlemek için de HYSK üyelerinin seçiminde 367 gibi nitelikli bir çoğunluk aranacak. Bu sayı üyelerin parlamentodaki partilerin uzlaşı ile seçilmesini zorunlu hale getirecek.
CMK SİL BAŞTAN: Siyasi Partiler ve Seçim Yasa'nın da köklü değişiklik yapılması da bildirgede yer alacak. Türk Ceza Kanunu ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nda da köklü değişikliğe gidilecek. Soruşturmalarda polisin yetkisi en aza indirilecek. Yani, paralel yapının Ergenekon, Balyoz, 17-25 Aralık dava ve soruşturmalarında olduğu gibi polis aracılığıyla olayları istediği gibi yönlendirmesi, sahte deliller üretmesinin önüne geçilmeye çalışılacak.