Son günlerde kamuoyuna yansıyan, Koronavirüs süreci bahane edilerek Öğretmenlere verilen, eğitim-öğretim faaliyetleri dışında olması bir yana en hafiften "seviyesiz" olarak nitelendirilen görevlere tepkiler artarak devam ediyor.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımda; bu keyfiyete tepki gösterdi ve Bakanlık yetkililerini göreve davet etti.
İşte o açıklama:
MEB ÖĞRETMENİNE SAHİP ÇIKSIN!
Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk artık bu gidişata el atmalıdır.
Öğretmenler her önüne gelenin itip kakabileceği, istediği şekilde tasarruf uygulayabileceği kimseler değildir.
Öğretmenleri az çalışıp çok para alan, hele de şu tatil(!) günlerinde yan gelip yatan bir meslek grubu gibi gören hastalıklı zihniyet artık tahammül edilemez noktaya gelmiştir.
Kimisi vatsaptan mesaj atar “Gel şu paketleri dağıt bakalım” der,
Kimisi polis memuru telefonuyla otogarda nöbet görevi tebliğ(!) eder,
Kimisi muhtarların ve yerel idarenin yapacağı görevleri yükler,
Kimisi uzaktan eğitimi bir “eğitim faaliyeti” olarak değil, “kişisel yöneticilik başarısının” göstergesi olarak kabul eder ve öğretmenin tepesinde elinde skor tabelasıyla gezer...
Bu böyle gitmez!
Öğretmen sahipsiz bırakılamaz!
Hiçkimse, yanlış ve mevzuata aykırı tasarruflarını, milli değerler üzerinden yürüttüğü laf kalabalığıyla örtemez!
Hiçkimse, öğretmenlerimizin vatan ve memleket sevgisini sorgulayamaz!
Mesleğimizin saygınlığına fütursuzca saldırılması ve hakkını savunan öğretmenlerimize karşı toplumu kışkırtarak meslektaşlarımızın linç edilmesi asla kabul edilemez!
Bırakın öğretmenin yakasını!
Bırakın artık öğretmeni huzursuz etmeyi!
Öğretmen işini yapıyor..
Çocuklarımızın eğitim süreciyle ilgili en çok kaygı taşıyanlar, öğretmenlerdir. Ve bunun için de gereğini yapmaktadırlar. Salgın sürecinin başlamasıyla okullarımıza zorunlu ara verildi. Öğretmenlerimiz bu süreçte, emin olun, yüz yüze eğitimden daha fazla zaman harcayarak, çocuklarımızın öğrenme sürecine olan motivasyonlarını korumak için çabalamaktadır.
Pandemi sürecinde devletimizin şefkat eli olan Vefa gruplarının yüzde sekseni gönüllü öğretmenlerimizden oluşmaktadır.
Öğretmenler, yönetici egosunu tatmin etme hevesindeki yetersizlerin, keyfine göre her angaryayı yükleyeceği hazır kıtalar değildir!
Yeter artık!
Gölge etmeyin..
Bütün meslektaşlarımız, Milli Eğitim Bakanı sayın Ziya Selçuk ve Bakanlık bürokrasisinin bu yaşananlara daha fazla kayıtsız kalmaması ve gereğini yapmasını bekliyor.