"Hayat Boyu Öğrenen Bir Türkiye" sloganıyla yola çıkılan projenin temel hedefi Türkiye´de öğrenme kültürünü yaygınlaştırmak. Eğitim ve istihdam alanında çalışmalar yürüten birçok kurum ve kuruluşun temsilcilerinin katıldığı konferansta, Türkiye´de ve Avrupa ülkelerinde hayat boyu rehberlik sistemleri, hayat boyu rehberlik politikası tasarısı, iyi uygulama örnekleri, uzaktan öğrenme ilkeleri ve uygulamaları gibi başlıklarda oturumlar düzenlenecek.
"Öğrenme süreci beşikten mezara kadar"
Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Muammer Yıldız, konferansın açılışında yaptığı konuşmasında, öğrenmenin çok değerli olduğunu ifade ederek, öğrenme sürecinin beşikten mezara kadar devam ettiğini dile getirdi. Yıldız, "Hayat, ezel dediğimiz yani geçmiş, ebet dediğimiz gelecek arasında bizim için minnacık bir parantezden ibaret. Dolayısıyla da bütün bu öğrenmelerimiz o kadar kıymetli ki o yüzden belki AB süreci ile birlikte hayat boyu öğrenme felsefesi adanmış bir ruh. Tamamen ülkemizin kalkınması, eğitim standartlarının kalitesinin yükseltilmesi, bu süreçte ülkemiz için ayrılan bütçenin en verimli ve en uygun şekilde harcanması için çalışılıyor." dedi. Geçmişte de bu tür projelerin yürütüldüğüne değinen Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Millî Eğitim Bakanlığı olarak temel yaklaşımımız şu; bizim açımızdan hem bir birikimi paylaşmak hem de finans desteği anlamında önemli bir kaynak. Burada söz konusu olan sadece maddi bir karşılık değil. Uluslararası bir tecrübeyi paylaşmış oluyoruz. Bu tür projelerde ortaya çıkan eğitim çıktılarının kalıcı, sürdürülebilir, evrensel olması, genelleştirilebilir temel ilkelerine uygun bir şekilde projeleri hem başta planlayıp hem de sonuçları itibarıyla kazanımlarımızı arttırabilmemiz için bu şekilde yürütmemiz gerekiyor.
Bu projenin bir bütçesi, belli bir kapsam alanı ve süresi var. Bu projeden çıktı olarak elde ettiğimiz şey, yeni bir finans desteğine ihtiyaç duymaksızın kurumlarımızda bu felsefeyi hayata geçirebilecek bir birikimi ortaya çıkarmamız, devam ettiriyor olmamız lazım. Yoksa çok sayıda bir proje rafı oluşturup, o rafta dizmiş olmanın ne insanlığa ne ülkemize ne de geleceğimize bir faydası yoktur. Çıktısının ne kadar kıymetli olduğunu, böyle bir projenin sürdürülüp olup olmamasına borçluyuz."
"Ortaya çıkan sonuç gerçeği yansıtmıyor"
Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Ali Rıza Altunel, AB´ye katılım süreci noktasında, hayat boyu öğrenmeye katılım oranlarının hızlı artması bakımından Türkiye Avrupa´da ikinci sırada yer alsa da sondan ikinci olmanın da göstergeler açısından bir sonuç olduğunu ifade etti. Bu rakamları arttırma noktasında ciddi bir çaba sarf edildiğini aktaran Altunel, "Türkiye´de yürüyen hayat boyu öğrenme faaliyetlerinin bir bütün olarak, bir koordinasyon içinde yürütmediğimizi dolayısıyla ortaya çıkan sonucun gerçeği yansıtmadığını ifade etmek istiyorum. Birçok bakanlığın yaptığı çalışmaları da bu sürecin bir parçası haline getirebilirsek, eminim bu rakamların AB rakamları ortalamasından aşağı kalmadığını görmüş olacağız." diye konuştu. Manzaranın böyle olup olmadığını anlamak adına birçok ili dolaştığını belirten Altunel, "Kendi iç istatistiklerimizden gelen rakamların, Türkiye genelinde yüzde 10´lar düzeyinde olduğunu biliyoruz. Ancak bunu maalesef özellikle TÜİK verilerine yansıtamadığımızı da tespit etmiş bulunuyorum." dedi.
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü Başkan Yardımcısı Virve Vımpari, 2010 yılında Türkiye´nin hayat boyu öğrenmeye katılım oranı yüzde 2.9 iken bu oranın 2015 yılında 5.5´e yükseldiğini belirterek, "2020 AB hedefinin hayat boyu öğrenime katılım oranının 25-64 yaş grubu için yüzde 15 olduğu düşünülürse, Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü koordinasyonunda başlatılan eğitim faaliyetlerinin artarak devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz." dedi. Vımpari, konferansın konusu olan hayat boyu öğrenme rehberlik danışmanlık sistemlerinin, AB´nin 2020 anahtar öncelikleri arasında yer aldığını belirtti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı AB ve Mali Yardımlar Dairesi Başkan Vekili Hülya Tekin, bakanlık olarak Türkiye´deki çalışma yaşamının, uluslararası standartlara uygun şekilde düzenlenmesi, sunulan hizmetlerin kalitesinin geliştirilmesinde önemli rol oynadığını belirtti. Bu alana ayrılan AB fonları ile yaklaşık 850 projeye destek sağladıklarını anlatan Tekin, bu projelerle 700 bin vatandaşa ulaştıklarını söyledi.