“Hafızlık eğitiminde devrim. Milli Eğitim Bakanlığı, hafızlık eğitimine başladığını Diyanet'e bağlı Kur'an kurslarından belgelendiren ortaokul öğrencilerinden, o eğitim-öğretim yılı için devam zorunluluğu aramayacak”
Haberi yapan arkadaş biraz ayran kabartmak istemiş olmalı ki yeni hiçbir şey getirmeyen bu kararı “hafızlık eğitiminde devrim” diye vermiş.
Yahu “devrim” nerede ve bu haberin nesi devrim?
İnsanda biraz izan olmalı, değil mi?
MEB hafızlık konusunda temiz bir sicile, onurlu bir pratiğe sahip değil.
Gerçekten çok şeyleri değiştiren 4+4+4 yapılandırması içinde hafızlık es geçilmiş, Kuran’ı yeni nesle ezberlettirecek herhangi bir uygulama yapılmamıştı.
Mecburi eğitimi 12 yıla çıkaran bakanlık nasıl hafız yetiştirilecek ya da bir Türkiyeli çocuk ne zaman hafız olabilecek, sorusuna hiçbir zaman ikna edici cevap veremedi.
Bazı bakanlık bürokratlarının kişisel tecrübelerini millete dayatırcasına isteyen her öğrenci üniversite yıllarında bile hafızlık yapabilir nitekim ben öyle hafız oldum demeleri bu konudaki çaresizliklerini örtme çabasından başka bir şey değildi.
Karara göre bir öğrenciye hafızlık için verilen süre sadece bir yıl. Bu süre içinde hem Kuran’ı pişkin hale getireceksin hem de ezber yapacaksın. Bu mümkün olabilecek bir durum değil. Ülkemizde bir çocuğun hafız olabilmesi için en az iki yıl ya da üç yıl gereklidir.
Kararın getirdiği tek yenilik hafızlık yapma fırsatının ortaokullara da tanınması.
Buna göre daha önceki uygulamada sadece imam hatip ortaokulunda öğrenim gören ve hafızlık eğitimi alan öğrencilere tanınan '1 yıllık izin' hakkı, tüm ortaokul öğrencileri için de getirildi.
***
Bir Kuran aşığı olan ve tilavetine tüm dünyanın gıpta ile baktığı Cumhurbaşkanımızın ülkemizdeki hafızlık çalışmalarından haberi var mı?
MEB, hafızlık konusunda işin ehli olan insanların tecrübelerinden yararlanmak adına onlarla istişare ederek yeniden bu müesseseyi ihya edici çalışmalara girmelidir.
Bakanlık her şeyden önce konunun ciddiyetine inanmalı ve özümsemelidir.
Şu anki hafızlık adına verilen ruhsatların hiç birisi, bazı imam hatiplerde uygulanan Kuran ezberleme çalışmaları yeterli değildir. Velev ki bu uygulamalarda çok başarılı örnekler göze çarpsa da.
Kesin çözüm ise Hafızlığın “Okullu” olmasıdır.
Öyle iddia edildiği gibi hafızlığın devrime falan ihtiyacı yok. Lazım olan tek şey ciddiyet, başka bir şey değil.
Ne demek istediğim erbabınca malumdur.
Fazla söze ne hacet?