Milli Eğitim Eski Bakanı Sayın Nabi AVCI, "1709 Şube Müdürü atamasını iptal eden Mahkeme Kararlarını neden uygulamıyorsunuz? sorusuna "Bizim de kazandığımız davalar var." cevabını vermişti. 2017 yılı itibariyle Danıştay Sayın Bakanın kazandık dediği davaları bir bir iptal etmektedir.
Bakanlık aleyhine açılmış binlerce davadan elli küsür tanesi "yanlış yere ve yanlış dilekçelerle açılan davalar yerel mahkeme tarafından reddedilmiş olup hukuku, adaleti uygulamamak için bahane arayanlar tarafından lehte karar olarak toto-loto hesabına çevrilmiştir.
Üç yıl süresinde 1709 Şube Müdürlüğü atamasıyla ilgili Yenişafak Gazetesinin, Milat Gazetesinin ve Memur-Sen yöneticilerinin paralel şaibe iddiaları sümen altı edilmiş sadece yirmi kadar fetöcü şube müdürü eğitim sistemimizden ayıklanmıştır. Fetöyle mücadelede MEB ne kadar samimidir?
Üç yıllık süreçte Milli Eğitim Bakanlığı genel iptal kararlarını uygulamak yerine bireysel dava kazanan bazı (!) adaylara tercih hakkı vererek atamasını yapmıştır. Bireysel davasını kaznmasına rağmen amiyane tabirle dayısı olmayan adaylara ise tercih hakkı verilmemiştir.
Bireysel davasını kazanan Şube Müdürlüğü Mağdurlarının tümüne neden tercih hakkı verilmediği sorulduğunda ise milletin aklıyla alay edercesine "sizin mahkeme kararınız onlarınkinden farklı" yanıtı verilmiştir. Oysa tercih hakkı verilen mahkeme kararlarıyla verilmeyen mahkeme kararlarını okuma-yazması olan bir ilkokul öğrencisi bile aynı cümlelerle iptal kararı verdiğini apaçık görebilmektedir.
Mahkeme kararlarının yok sayılması, aynı mahkeme kararlarına faklı tarife uygulanması, torpili bulanın koltuğu kapması gibi vahim olaylar 21. Yüzyıl Türkiyesine yakışmamaktadır. Bakanlığımızın mahkemesini kazanmış her adaya tercih hakkı verilerek atanma şansı vermesini bekliyoruz.
MEB ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ MAĞDURLARI