Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 41. Muhtarlar Toplantısı'nda konuşuyor.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Yeni yönetim sistemimizde muhtarlarımızın yine çok önemli görev üstleneceklerine inanıyorum. Eksik olan kaldırım taşının takibinden, susuluktan kuruyan ağacın yeşertilmesine, yüreği yanan ananın, babanın tesellisine kadar hayatın her alanında muhtarlarımızı görmemiz lazımdır.
Mahalle kavramını yeniden tarif etmemiz gerekiyor. Mahallenin tespiti için bir alt vfe üst nüfus sınırı belirlememiz gerekiyor. Bizim nüfus itibarıyla sınırı yükseltip muhtarların hem gücünü hem hizmette kaliteyi artırmamız lazım.
Bugün de vatanımızın birliğini, milletimizin beraberliğini korumak için hep birlikte çalışıyor, mücadele veriyoruz. Bugün aramızda Ardahan'dan Uşak'a, Sinop'tan Osmaniye'ye kadar muhtarlarımız var.
Verdiğimiz mücadelede karşımıza kimin çıkacağını bilmez olduk. Yeri geldi darbeci, cuntacı, yeri geldi vesayet, yeri geldi silahlı terörist, yeri geldi ekonomik tetikçiler. Amaç bu ülkeye ve bu millete diz çöktürtmekti. Hırsız içeriden olunca, kapı kilit tutmaz. Bu alçak işgal girişiminde kullanılan kuklalar maalesef içeriden. Devletin namuslarını emanet ettiği silahlarını millete çeviren bu hainler Türkiye'yi teslim alacaklarını sandılar. Yıllardır ülkemize yönelik adı konmamış işgal teşebbüslerini terörle mücadele adı altında takip eden milletimiz için bu ihanet bardağı taşıran son damla oldu. Ben bu milletle iftihar ediyorum. Bir evladı olmakla gurur duyuyorum.
Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları'nda gördüğümüz ruhun o gece tüm Türkiye'yi sardığına şahit olduk. Vatandaşlarımızın kahramanlığını anlatmaya kelimeler kifayet etmez.
15 Temmuz gecesi tüm Türkiye kendilerine dökülün caddeler dediğimiz zaman hiç tereddüt etmedi. Genci yaşlısı hep beraber meydanlara döküldüler. Onlarla meydanlarda buluştuk. F-16'lar yukarıdan bomba yağdırıyordu. Tanklar benim halkımın üzerine geliyordu ama halkım bunların hiçbirinden yılmadı, kaçmadı. 250 şehidimiz oldu, 2193 gazimiz oldu ama onlar geri adım atmadılar. Üzerine üzerine gittiler. Onlar biliyorlardı ki, "Biz şehadete gidiyoruz". Ne mutlu bu millete. Ertesi gün akşam olmadan bu ihanet girişimi bastırıldı.
FETÖ denilen alçağın arkasından giden kulları neredeler. Bir kısmı cezaevinde bir kısmı yurt dışına kaçtı ama Pensilvanya'daki oradan ayrılamıyor. Amerika'ya sığındı. 400 dönümlük arazide adeta köleleri ile beraber yaşıyor. Er veya geç, hak yerini bulacaktır. Çok mazlumun ahını aldın. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Bu çıkacak. Seninle beraber olanlar da bu zulmün hesabını verecekler. Bunların da izini inine kadar sürmeye devam edeceğiz. Ülkemize diz çöktürmek için başlatılan bir saldırı ülkemizi şaha kaldıran bir direnişe vesile oldu. Böyle bir milletin evladı olmak bir ihtifar meselesidir. 15 Temmuz'da hayatlarını kaybeden şehilerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
"ŞEHİR MAGANDALARI VE TERÖRİSTLER"
Ankara'da gazilerimize yapılan saldırı ile ilgili üzüntülerimi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Ülkesinin ve milletinin özgürlüğü için gözünü kırpmadan ölümün üzerine giden bu insanları başımızın üzerinde taşısak yeridir. Gazisine saldıran bu şehir magandaları, bu teröristler bu zihniyetin bu ülkede nasıl barınabildiğini, ellerimizi başımızın arasına alıp düşünmemiz sorgulamamız lazım. Demek ki bir yerlerde eksiğimiz, hatta yanlışımız var. Ankara'daki olayın failleri hakkında gereken işlemler yapılacak, hakettikleri cezayı da en ideal şekilde alacaklardır. Biz çocuklarımıza bu bilinci aşılamazsak benzer ayıpların önüne geçemeyiz. Tekrar geçmiş olsun dileklerimi ifade etmek istiyorum. Bir daha benzer hadiselerin tekerrür etmemesi için elimden geleni yapacağımı belirtmek istiyorum.
Teröristler raf ömürlerini tamamlayınca hemen çöpe atılırlar. FETÖ'nün durumu da aynıdır. Onun da kimin sarf malzemesi olduğunu ben açıklamayacağım. Benim milletim onların kimin sarf malzemesi olduğunu bilirler. Darbe girişiminden çok önce bu yapı için tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet teşhisinde bulunmuştuk. Meydanlarda hep söyledim, çocuklarınızı bunların okullarından alın. Bankalarında paralarınız varsa alın. Sanki biz bunları dememişiz gibi arabasını satıp bankaya yatıran, evini satıp o bankaya yatıranlar var. Bunca zaman bunları söyledik. Bilsen ne olur bilmesen ne olur artık.
Çağrımıza uyarak örgütle iltisakını kesenler hayatlarını sıkıntısız sürdürüyor. FETÖ ile hareket edenler bunun hesabını vermek durumundadır. Bazıları ısrarla bunu bizim şahsi hesaplaşmamız gibi gösteriyor. 15 Temmuz başarılı olsaydı ve Türkiye FETÖ'nün eline geçseydi halimiz nice olurdu?