Konuşmasının başında, Türkiye Gençlik Sivil Toplum Kuruluşları Platformu’nu böyle anlamlı ve kapsamlı bir zirveye öncülük ettiği için tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin gençliğe yönelik çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşları arasındaki vizyon ve iş birliğini güçlendireceğini ifade etti.
“İSTİKLAL MARŞIMIZLA BERABER YOLUMUZDA DEVAM EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan vesayet özlemiyle yanıp tutuşanların eskiden olduğu gibi belli kavramları, belli figürleri istismar etmesine müsaade etmeyeceklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Danıştay’ın andımız kararı sonrasında gerek sosyal medyada, gerekse kimi yayın organlarında şahit olduğumuz manzaralar açık söylüyorum, bu konudaki kararlılığımızı daha da arttırmıştır. Çünkü bu metin bu ülkede ezanı Türkçe okumak, okutmak isteyenlerin eseridir bu bir. Metne baktığınız zaman bu metin içerik itibariyle bu milletin kendisini, bu milletin kültür, medeniyet anlayışını ortaya koyan bir metin değil. Bizim andımız İstiklal Marşımızdır ve İstiklal Marşımızla beraber yolumuzda devam ediyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kararın iyi niyet eseri olmadığına inandığını belirterek, kimi çevrelerin söz konusu kararı baskıcı, antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladıklarını belirtti. Millete tepeden bakan, insanları; ‘takunyalı’, ‘makarnacı’, ‘kömürcü’, ‘göbeğini kaşıyan adam’ diyerek aşağılayanların uzun zaman sonra ilk defa yeniden piyasaya çıktıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kararın hemen akabinde gazeteci kılıklı provokatörler yıllardır içlerinde biriktirdikleri kin ve nefreti ekranlardan âdeta kusmaya başladı. Hatta cübbelerini darbeci zihniyete kiraya veren kimi sözde hukukçuların andımız kararını bahane ederek merhum Menderes’in 68 sene önce son verdiği Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiklerine bile şahit olduk” diye konuştu.