Engelliye ayrımcılık

Engelliler için devrim niteliğinde düzenlemelerin yer aldığı yasa taslağında, BM'nin ayrımcılık tanımları esas alındı. Doğrudan ya da dolaylı ayrımcılık yapana bir yıl hapis geliyor

 

Yaklaşık 8.5 milyon engelli vatandaşın kamuya açık alanlarda, işyerlerinde, evde, sokakta uğradığı her türlü ayrımcılık yasaklanıyor. Özürlüler Kanunu'nun yerine geçecek Engelliler Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı'nda ayrımcılık "doğrudan, dolaylı ve engelliğe dayalı" olarak ilk defa bu kadar ayrıntılı ve net tanımlanıyor. Buna göre "engellinin hak ve özgürlüklerden eşit şekilde yararlanmasını engelleyen, kısıtlayan veya zorlaştıran her türlü farklı muamele ile görünüşte ayrımcı olmayan her türlü eylem, işlem ve uygulamalar sonucunda, engellinin hak ve özgürlüklerden yararlanması bakımından dezavantajlı bir konuma sokulmasına" neden olan her türlü uygulama yasaklanacak. "Doğrudan ve dolaylı ayrımcılık dâhil olmak üzere engelliliğe dayalı her tür ayrımcılık yasaktır" ifadesinin açıkça yer aldığı taslakta, "siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel, medeni veya herhangi bir alanda insan hak ve özgürlüklerinin tam ve diğerleri ile eşit koşullar altında kullanılması veya bunlardan yararlanılması önünde engelliliğe dayalı olarak gerçekleştirilen her türlü ayrım, dışlama veya kısıtlama" da "ayrımcılık" sayılacak. Hazırlanan yasa taslağında engellilere yönelik doğrudan ve dolaylı her türlü ayrımcılık, TCK'nın "dil, din, ırk, özürlülük, siyasi düşünce, mezhep" gibi sebeplerle ayrımcılığı düzenleyen 122'nci maddesi çerçevesinde değerlendirilecek. Bu çerçevede engelliye ayrımcılık yapanlara 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezaları verilecek. Aile Bakanlığı, engellilerin kamuya açık alanlarda rahatça ulaşımını sağlamayan kuruluşları da 5 bin lira ile 500 bin lira arasında para cezalarına çarptırabilecek. Bakanlık tarafından kesilecek para cezaları, yine engelliler için gerçekleştirilecek projelerde kullanılacak. 
 
DEVLET ENGELLİ SAYMADI
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan'ın idam edildiği 6 Mayıs 1972 gecesi protesto için eylem yapan hukuk fakültesi öğrencisi 23 yaşındaki İbrahim Çenet'in elinde bomba patladı. İki kolu ve bir bacağını kaybeden Çenet, 1968 - 1998 yılları arasında toplamda 7. 5 yıl cezaevinde kaldı. 1990'da alınan kararla, 6 yıl resmi olarak sürgün edildi. İsveç'ten 1998'de dönebildi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirip, Sorbon Üniversitesi'nde Fransız Dili ve Edebiyatı ile Etimoloji eğitimi alan üç çocuk babası 64 yaşındaki Çenet Sosyal Güvenlik Kurumu'na engellilerin emekli olması için gerekli gün primi ödendiği ve emekli olmak istediğine dair başvurdu. Osmaniye Devlet Hastanesi'nden yüzde 96 engelli raporu olan Çenet'in, Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ise çalışma gücünün yüzde 60'ını kaybetmediğine dair karar verdi, malulen emekliliğine karşı çıktı. Ankara'daki Yüksek Sağlık Kurulu'na başvuracak olan Çenet, sonuç alamazsa hukuki mücadele başlatacak. 
 
Sabah Gazetesi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri