Ek iş yaparak emeklilik maaşları artık arttırılabiliyor üstelik yargıtay da destekliyor.
İşte o yazı:
Çalışma hayatının geldiği nokta ve çalışma biçimlerindeki değişiklikler nedeniyle sosyal güvenlik sisteminde de bazı değişikliklerin yapılması gerekliliği söz konusu oldu. Klasik çalışma biçiminden farklı olan gündelikçiler, taksi ve dolmuş şoförleri, turizm rehberleri için farklı sigorta yöntemleri hayata geçti.
KUŞAK DEĞİŞİMİNİN ETKİSİ VAR
Diğer yandan farklı sigortalılık biçimleri yanında sigortalılık statüleri arasında geçişler ve çakışmalar da söz konusu olmaya başladı. Y ve R kuşağı gençler anne ve babaları gibi tek bir işte çalışarak emekli olmayı tercih etmiyorlar. Çok daha hareketli bir yaşamı ve çalışma hayatını benimseyen, yeniliklere açık olan bu genç jenerasyon, aynı anda birden çok iş yapabildiği gibi bunların bir bölümü işçi, bir bölümü girişimci statüsünde olabiliyor.
GENÇLER TEK İŞTE KALMIYOR
Örneğin bir şirkette sigortalı olarak çalışırken diğer yandan arkadaşlarıyla kurduğu bir yazılım şirketinde bir aplikasyon için kodlama dili yazabiliyor veya ortağı olduğu bir reklam ajansında fikirler üretebiliyor. Bu ve bunun gibi durumlar düşünülerek 2011 yılında bir değişikliğe gidildi ve aynı anda birden çok statüde sigortalılık mümkün hale geldi. Bu durum bu nitelikte çalışması olan kişilerin prim günlerinin ve prime esas kazançlarının, dolayısıyla emekli aylıklarının artması anlamına geliyor.
2011 ÖNCESİ 'TEKLİK' ESASTI
2011 öncesinde 'tek statüden sigortalılık' durumu vardı. Fakat 2011 yılında yapılan değişiklik sonrası SSK ve Bağ – Kur çakışmalarında yani kişinin aynı anda hem bir işverene bağlı olarak bir şirkette çalışması, hem de mesai saatleri dışında kendi adına açtığı büfede çalışması halinde hem işveren tarafından SSK’ya, hem de kendisi tarafından Bağ – Kur’a prim ödenmesi mümkün hale geldi. Bu durumda hem Bağ – Kur’a, hem SSK’ya prim ödenmiş oluyor, ancak kişi SSK’lı sayılıyor. Bu durumun kişiye katkısı ise emekli aylığının yüksek olması oluyor.
Yargıtay destekliyor
Yargıtay, geçtiğimiz ay içerisinde çok önemli bir karar verdi. Yargıtay'ın söz konusu kararında, mesai saatleri dışında bir arkadaşına yardım etmek için çalışan kişinin işyerindeki düzeni aksatmamak ve performans düşüklüğüne neden olmamak kaydıyla işten çıkartılamayacağını vurguladı.
MESAİ SAATLERİ DIŞINDA
Dolayısıyla aynı anda hem işçi, hem de kendi işinin patronu olan bir kişi mesai saatlerini aksatmamak ve performansını düşürmemek kaydıyla mesai saatleri dışında kendi işini kurup çalışabilir. Ancak rekabet etmeme ve gizlilik şartlarına uyulması şart. SGK bu durumda kişinin Bağ – Kur’a primi ödemesini ve emekli maaşının yüksek olmasını sağlıyor.
Öncelikler var
Aynı anda devlet memuru olan ve kısmi süreli bir şekilde 657 sayılı Kanunun izin verdiği bir işte çalışan kişi, hem SSK’ya, hem emekli sandığına prim ödüyor olsa bile 4/c’li yani memur olarak sigortalı kabul ediliyor. Diğer sigortalılığıysa iptal ediliyor. Dolayısıyla SSK ile Bağ-Kur çakışmasında SSK’nın, Emekli Sandığı'yla SSK ve Bağ-Kur çakışmasında ise Emekli Sandığı'nın önceliği var. Hangi sigortalılık statüsünün önce başladığına bakılmaksızın bu üstünlükler geçerli durumda.
Kendi şirketinden emekli olamıyor
Sigortalılık hallerinin çakışmasının yanında çok sık karşılaşılan bir diğer durum ise SSK’lı olarak emekli olmanın avantajından dolayı kişilerin kendilerini kendi şirketinden SSK’lı olarak göstermeleridir. Bu durumda kişi hem Bağ-Kur’a, hem SSK’ya prim ödemiş olsa bile Bağ-Kur’lu sayılır ve SSK’dan emekli olamaz.
Önceden 'çakışıyordu'
2011 öncesi, aynı anda hem işçi, hem memur, ya da hem işçi, hem patron olunamıyordu. Ancak part-time çalışmanın yaygınlaşması ve Bağ-Kur kapsamının genişlemesiyle 'birden çok statüde sigorta' durumları çoğalmaya başladı. Bu durum sigortalılık çakışması olarak ifade edilen sorunun çokça karşılaşılmasına neden oldu.
Bağ-Kur'lu olan SSK'lı çalışabilir
Bağ – Kur’lu olmayı gerektirecek şekilde şirket ortaklığı bulunan bir kişi, başka bir işveren yanında işe girip çalışmaya başlarsa otomatik olarak Bağ – Kur’luluğu sonlandırılıyor ve bu kişi adına SSK’ya tabi olarak prim ödenmeye başlanıyor. Yani iş bulup çalışmaya başlayan bir dükkan sahibi kendi dükkanını kapatmadan veya başka birisinin üzerine devretmeden çalışabiliyor.