Basına sızdırılan Lise(!) Yönetmeliği işte o yılların yönetmeliğidir!
Tıpkı 2004 yılında SPAN EĞİTİM DANIŞMANLIK Şirketi eliyle Yeni Neslin Ders kitapları toplantısında dağıttıkları kitapçığın elimize ulaşması gibi, bu kez de muhtemelen içerden birisi bir biçimde göze alarak yönetmeliği sendikalara iletti.
Metnin diline dikkat ediniz, çeviri olduğunu anlayacaksınız. SPAN kitapçığında da öyle idi, DünyaBankasından gelen şirketineğitim danışmanları olan dört kişinin bitiş paragrafında çevirmenlere teşekkürleri ve adları vardı, adlarını ezber biliyorum; Teo Savelkous, Marjan Vernooy, Paul Vermolen, Johan Gademan.
1995′den beri DünyaBankasından heyetler gelir gelir gider. Özellikle 1983′den sonra özel okullarla budanan kamucu eğitimden geriye kalan devlet okullarını da seçmeli dersler adı altındapiyasaya devretmek üzere heyetler çalışıyor. Başta, Mesleki Yeterlilik Kurumu var. Meslek derslerini sertifikalı piyasa kurslarına devrederek okulları fiilen boşaltma programını hazırlıyorlar. Çalışma Bakanlığı bünyesinde 2006 yılında 5544 sayılı yasayla kuruldu bu kurum halen fakülte müfredatlarını da parçalamaya, her bir parçasını piyasa kurslarına vermeye devam ediyor.
Sıra geldi liselerin 2 yıllık ve 5 dersli grup dersler verilen paralı işletmelere dönüşmesine. Yönetmelik taslağı onun yönetimini düzenliyor. Temel Eğitimin 12.yılı sonunda alacağı şekil odur.
Bu yıl 5-6.yaşında 4 yıllık Anaokuluna başlayacak olan çocuklarımız, liseye geldiklerinde, yani 17 yaşına geldiklerinde bu yeni LİSE kavramıyla karşılaşacaklar. Elinize gelen yönetmelik bunun içindir.
Model Amerika’dan alındığı için, daha doğrusu oradan bize servis edildiği için oraya bakmak lazım. Orada 17 yaşından önce kız-erkek ilişkileri hamile kalmalar noktasındadır, uyuşturucu ve diğer suça bulaşma yaşı daha da erkendir. Biz, bu sorunun orada nasıl yaratıldığını bilmiyoruz, o nedenle biz paketi açınca “kız çocukları okula giderken evlenebilecek” olarak anlıyoruz. Zaten çevirideki sorun bu noktada belli oluyor. Eğitim sistemlerimiz arasındaki farkın kökeninde kültür farkımız da var, o nedenle yönetmeliğin diğer yanlışlarından çok bu yanlışı konuşuyoruz. Büyük umudum da odur ki, bizim mayamıza uymayan bu Amerikan eğitim sistemi bu topraklarda tutmayacaktır!
Yeni getirilen Piyasacı Parçalı Müfredat Reformuyla (4+4+4 yetersiz tanımdır), okul dışında sertifika toplamaya giden çocuklarımızı kim nasıl kontrol edecek? Sadece çocuklarımız suça bulaştıklarında sonuçlarını göreceğiz ve işte bu yönetmelikler o sonuçlara göre düzenlenmiştir.
Parası olmayan ailenin çocuğuna istediği dersleri alamadığı zaman, gün içerisinde çocukların çokça boş saatleri olacaktır ve boşluktan birbiriyle bulûğ çağı oyunları oynamaktan başka ne yapacak bu çocuklar?… Uyuşturucu, kavga, hırsızlık çeteleri… Yoksullukla suça bulaşmış çocuklar arasında paralel artış ondandır.
Bir süre sonra biz de Amerika’daki gibi böyle hamile öğrencileri yönetmelikle korumayı konuşacağız… Orada, soruna neden olan etmenleri ortadan kaldırmak yerine bu sonuçlardan yeni bir “piyasa fırsatı” yaratırlar. Bizim yanlışımız, kamucu eğitim sistemimizi ve eğitimde birliği güçlendirecek yerde, Amerika’dan parçalı piyasacı eğitim sistemini almamız, beraberinde getireceği sonuçları da şimdiden kabullenmemizdir.
Dışarıdan bize don giydirmelerine izin verirsek sonuçları da elbette kaçınılmaz olur… İşte böyle, borç aldığınız yerden, yanında hediyesi, daha fazla suça bulaşmış çocuk üreten eğitim sistemi paketleri verirler adama.
Daha konuşmadık; köylerde açılacak 6-9 yaş için 4 yıllık Anaokullarının öğretmeni kim olacak?
Bir tane okuma yazma öğreticisi sertifikalı eğitmen, bir tane de İngilizce konuşma dadısı, Protestan dadı. Neden Protestan derseniz, yeni açılan ev kiliselerinin hepsi Protestandur ve camilerin kubbelerindeki hilaller onların kuyruklu yıldızı gibi yamulmaya başladı da ondan diyorum. İlk 4 yılın Hayat Bilgisi, Türkçe ve Matematik dersleri olmayacak, sadece Türkçe okur-yazarlık ve İngilizce konuşma…
Biz şu anda getirilen eğitimin diğer vahim sonuçlarını konuşmuyoruz. Yeni sistemde devamsızlık artırılarak sokağa bırakılan ve bu yüzden suça bulaşmış çocuk sayısı katlanacak. ABD’de, onları toplayıp özel hapisanelerde köle işçi çalıştırıyorlar.
Liseye Başlama Yaşı Ötelendi…
17 yaşında liseye başlıyor olacak çocuklarımız. Lise deyince artık şu andaki 4 yıllık lise zannediliyor, bu da değil. 4 yıllık lise bitiyor. Lise diye, fakülteye hazırlık 2 yıllık şirket okulları geliyor. Askeri liseler dahil bütün liseler kalkıyor. İşte 2 yıllık hazırlıkta sadece seçtiği beş dersi alır genç. Şirket okullarıdır bunlar, devlet artık devre dışıdır.
Liseleri kaldıran bu programla birlikte tüm milli bayramlar da kalkıyor, o nedenle bütün bayramlar yerel yönetimlere veriliyor.
Meslek liseleri ise kültür dersleri olmayan, üçer aylık sertifikalı kurslarda modül sistemle eğitim veren çıraklık okullarına dönüşüyor. Yeni kurulan MEB Yaşam Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü dairesi bu okulların satış işleri için kurulmuştur. Meslek Lisesini satın alan şirket, örneğin KOÇ’un verdiği reklamlarla bazı liseleri satın alacağı anlaşılmaktadır. Reklamında, “Memleket meselesi, meslek lisesi” diyordu. Basına sızan bu yönetmelikle saat 24.00′e kadar stajyer öğrenci çalıştırılabilecektir. Bazılarının kapısında asılı olan “AB anlaşmaları uyarınca bu okul Hayat Boyu Öğrenme Programına dahildir” tabelasının anlamı budur. Piyasacı-köleci eğitim sisteminde bir an önce mezun ederek iş vermek değil, uzun süre bedava çalıştırmaktır amaç.
Bütün bu Piyasacı Eğitim paketlerinin arkasında, eğitim bakanının da üzerinde, MESLEKİ YETERLİLİK KURUMU adında, kısa adı MYK olan, 2006-5544 sayılı yasayla kurulan, Çalışma Bakanlığına bağlı bir piyasa üst kurulu bulunur. Zaten şu anda Dünya Bankasından getirilen eğitim programlarının paketleri orada açılıyor, eğitim sektör komitelerini topluyorlar, diplomaları kaldırıp yeni sertifikalı meslekler icat ediyorlar. Eğitim piyasası yaratmak için kurulmuştur, Talim ve Terbiye Kurulunun, MEB’nın ve YÖK’ün üzerinde, bu kurumları işlevsizleştirerek bitirmek üzere tam yetkili kurumdur. Hizmetlerin sektöre devredilmesi 1995-GATS sözleşmesi gereğince kurulmuştur.
Bakan Ömer Dinçer’in bu paketin içinde ne yazıldığını bile bilmediği anlaşılıyor. Bilseydi lisede evlilik konusunu keser çıkartırdı. Aslında lise adı da kalkacak da, bunu daha telaffuz edemediler.
Devam Durumuna Gelince…
Gencimiz artık 17 yaşındadır. 2 yıllık hazırlık okulunu on yılda bitirebilecek veya önceki başarısına göre, sınava girerek sınıf da atlanabilecek. 70’li yılların okul kitapları elinde olanlar burada şansını kullanabilecek! Ancak parası olmayan normal öğrenciler parasını verdiği zaman gidip sertifika alabileceği için okuma yaşı uzayacaktır. İsteyen internetten, isteyen bir dersi Ankara’dan diğerini İstanbul’dan, her birini başka bir eğitim şirketinden… Çünkü artık diploma yok, sertifikalı öğrenme, hatta modül sistem getiriliyor. Eğitimde birlik tümüyle kalkar. Yaş sınırı otomatik olarak kalkacağı için kaydolurken bekâr, ilerleyen yıllarda evli olmak olağandır. Piyasacı sistemde o nedenle yaş sınırı ve kıyafet sınırı yoktur. Devlet okulları ortadan kalktığı için, her tarikatın kıyafet derdine devadır piyasacı sertifikalı sistem.
Bu yıl İlköğretim ilk 3 yılın ders kitaplarında MODÜL SİSTEM adımları atılmıştır. Yılın ilk yarısında bir kitap, diğer yarısında ikinci kitap veriliyor. Ayrıca, illere göre başka kitaplar basılıp dağıtılıyor, hatta Ankara-Kırıkkale gibi aynı bölgede olan iki ilden birinde (bu yıl Sosyal Bilgiler kitabında görüldü) ders konuları daha az verilebiliyor.
Mesleki Yeterlilik Kurumu, fakülteler dahil, tüm eğitim basamaklarını piyasaya göre yeniden düzenliyor. Parçalı müfredata göre öğretmen yetiştirme programları tümüyle dağıtılmak üzeredir, diplomaları hiçe sayarak ve pedagojik formasyon derslerini kaldırmaları ondandır; sertifikalı öğretmenlik getiriliyor. Sendikaların insan kaynağı bu okullardır, o nedenle tüm sendikalar öncelikle Eğitim Fakültelerini kapatacak olan MYK’yı gündeme almalıdır.
Bu hazırlanan yönetmelikler, piyasacı eğitim sisteminin ne olduğunu göstermeye yetmelidir. Bunlar, bizim halkçı eğitim anlayışımıza hiç uymadığı için baştan reddedilmelidir. Devam eden komisyonlar kapatılmalı, Mesleki Yeterlilik Kurumu derhal kapatılmalıdır.
Sesimizi daha gür çıkartmak için, halkımıza, çocuklarımıza ve öğretmenlerimize, küresel çetelerin dayattığı piyasacı eğitim tuzaklarını açıkça göstermeliyiz.
Eğitimci Yazar Mahiye MORGÜ
turknorthamerica.com