Siyasi iktidar işine geldiğinde resmi enflasyonu, işine gelmediğinde gerçek enflasyonu kullanmaya, çocuklarımızın eğitim, sağlık, barınma ve beslenme gibi en temel haklarını parayla kullandırmaya devam ediyor.
Asgari ücrete %49 zam yapanlar, pansiyonlu okullardaki yıllık yurt ücretine %142 zam yaparak yurt ücretini 11 bin 500 TL’den 27 bin 900 TL’ye çıkarmıştır. Aynı şekilde yemek ücretleri ise 22 TL’den 52 TL’ye çıkarılmış ve %236 zam yapılmıştır.
Siyasi iktidar açıkça toplumun yoksul kesimlerini ve onların çocuklarını gözden çıkarmakta, eğitim hakkını parası olanın satın alabileceği, olmayanın ise kaderine terk edileceği bir noktaya getirmiştir.
Öyle ki bu durum eğitim politikalarında yıllardır izlenen bilinçli politikaların da bir sonucudur! Yıllardır yoksul ailelerin çocuklarını açık liseye, meslek lisesine ya da imam hatiplere mahkûm edenler, çocukların eğitim aracılığıyla yoksulluk duvarlarını aşabilme imkânlarını elinden alanlar pansiyonlu okulların kapılarını da yoksul ailelerin çocuklarına kapatmıştır! Eğitimin kademelerini bin bir cefayla aşan çocuklarımız ise üniversite yaşamının ağır ekonomik koşullarının altında ezilip gitmektedir. İşte siyasi iktidarın çocuklarımıza sunduğu gerçek budur! Bu tablonun üstüne söylenecek her şey, atılacak her nutuk boştur!
Eğitim Sen olarak, çocuklarımızın haklarını değil, birlikte yol yürüdüğü dini vakıf ve cemaatlerin çıkarlarını savunan, toplumun değil siyasi iktidarın yarınlarına öncelik veren Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e eğitimin temel bir hak olduğunu ve alınıp satılamayacağını bir kez daha hatırlatıyor, kendisini sorumlulukla hareket etmeye davet ediyoruz!