MEB alacağı 100 uzman yardımcısı için başvuru kılavuzunu 5 Ekim tarihinde yayınlamıştı. 5-9 Kasım tarihleri arasında ise internet üzerinden başvuruları alınacak. Alınacak 100 uzman yardımcısı kadrosunun 50 sinin eğitim ile ilgisi yok. Bakanlık kadrosunda bulunan tecrübeli yüzlerce yönetici, Beşevlerde havuz keyfi yaparken, uzman yardımcısı kadrosu ihdas edilmesi tam bir savurganlık örneği! Bütçede personel gideri artmasın diye birçok talebi reddeden Maliye Bakanlığının, yılın son günlerinde yeni personel alımına vize vermesi ise ilginç! İnternet üzerinden başvururlar tamamlandıktan sonra 3-21 Aralık tarihinde sözlü sınav yapılacak. 2013 ün ilk ayında uzman yardımcıları göreve başlayacak.
**************************
Bakanlık merkez teşkilatına yapılacak bu tür atamalara, başka bir açıdan bakıldığında, eğitimcilerin tasfiyesi anlamına gelmektedir. MEB merkez teşkilatı çok yakın zamanda eğitimcilerin olmadığı bir bakanlığa dönüşecek. Böyle bir tasfiye harekâtının eğitime nasıl katkı sağlayacağını hep birlikte göreceğiz. Eğitimin beyin takımını oluşturan ekibin, eğitimcilerden oluşturulmaması başka bir hesap mı yapılıyor, sorusunu akla getirmektedir. Yüzlerce tecrübeli yönetici bir tarafta iş yapmadan maaş alırken bu şekilde kadro ihdası yapmak ne anlama geliyor? Taşra teşkilatını tanımayan, okul, yönetim işinden anlamayanların direksiyonun başına geçecek olması, MEB’de ileri ki yıllarda sıkıntı yaratacaktır. Faturayı ise hepimiz ödeyeceğiz.
**************************
Bugün bakanlık 4+4+4’ün sorunları ile uğraşıyor. Merkez teşkilatının çözüm üretmesi gerekir. Taşradaki sıkıntıları bilen, eğitimin içinden yani alandan gelenler bu sorunları çözebilirler. Öğretmenliği sürekli itibarsızlaştırarak bire yere varmak mümkün değildir. MEB uzman yardımcılığı sınavına mevcut öğretmenlerin girememesi de bunun göstergesidir! Diğer bakanlıkların yaptığı uzman yardımcılığı sınavlarını bir inceleyin. Daha çok alandan gelenler bu sınava girmektedir. Alan dışından çok daha az istihdama izin verilmektedir.
**************************
Bakanlığın bu tavrı o meşhur şu deyimi aklımıza getirmektedir; eğitim işi eğitimcilere bırakılamayacak kadar önemlidir. İroni olarak dilden dile söylenen bu deyim maalesef gerçek olmaya başlamıştır. Eğitimin en üst tepesinde karar verme merciinde bulunanlar eğitimci değildir. Bu husus çok eleştirilmesine rağmen eleştiriler dikkate alınmamaktadır. Çok geçmeden eleştiriler dikkate alınmalı, MEB i bir gemiye benzetirsek, eğitimcilere tayfa olmanın dışında başka görevler de verilmelidir.
kamudan haber