Dershanelerle ilgili yasa tasarısının içerisinde öyle maddeler monte edilmiş ki, bakanlık kendi ayağına sıkıyor bile diyebiliriz.
Aynı bakanlıkta merkez teşkilatta yeniden yapılanma adı altında merkez teşkilatta bile 2 senedir yürütülen çalışma bile sonlandırılamamışken, merak ediyoruz yaklaşık 100.000 kişilik bir operasyonun altından nasıl kalkacaklar.
Daha 81 İl müdürünü bile atamayı becerememişken. Diyelim ki kanun onaylandı sayın bakan, aynı gün 4 yılını dolduran bütün müdür ve müdür yarımcıları görevden alınmış oluyor. Peki bu yöneticiler okulu kime devredecek. Müsteşar dışında devredilebilecek kimse kalmıyor.
Kanun çıktığı gün ben okulun mührünü alıp bakanlığa doğru yola çıkar ve sayın müsteşara okulu devrederdim mesela.
Sizler görevden alınan bu kadar insanın;
dava açacağını,
tebliğ tebellüğ ile ilgili tüm süreleri sonuna kadar kullanacağını,
herkesin mevcutta bulunan tüm izinlerini kullanacağını,
izinlerin üstüne 40 gün raporun son gününe kadar kullanılacağını,
tabi bu sürecin yaklaşık 4 ay süreceğini,
bu sürecin içerisinde okullarda hiç bir işin altına imza atmayacaklarını,
maaşların ödenmeyeceğini,
öğrenci işlerinin yapılmayacağını,
yönetmeliklerde okul müdürünün onayına bağlı olarak tanımlanan hiçbir işlemin gerçekleştirilemeyeceğini biliyorsunuzdur zaten.
Zaten 100.000 kişinin aşağı yukarı 500.000 kişi olduğunu,
milli eğitim sisteminin 18.000.000 kişiden oluştuğunu bu kişilerin de 30 Mart mahalli seçimlerinde,
yazın yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanacaklarını da biliyorsunuzdur zaten.
Allah aşkına bakanlıkta aklı başında hiç mi adam kalmadı arkadaş.
Zaten hiç bir şey doğru dürüst yürümüyor birde üstüne tuz ekmek zorunda mısınız?