Davutoğlu'ndan Avrupa'ya vize resti

Türkiye ile Avrupa Birliği'nin üyelik müzakerelerinde 12. faslı açtığı dünkü hükümetlerarası konferansa, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ağır sözleri damgasını vurdu.

Ankara, üyelik müzakerelerine dahi başlamamış olan Sırbistan, Makedonya ve Karadağ'a geçen hafta vize muafiyeti getirilirken 12. faslı müzakerelere açan Türkiye'ye hâlâ çok ağır vize şartları uygulayan AB'ye, Brüksel'de patladı. Davutoğlu, gerekli bütün mevzuat değişikliklerinin ardından Avrupa'nın yine de Türk vatandaşlarına vizeyi kaldırmakta direnmesi durumunda çifte standart uygulamış olacağı uyarısı yaparken, AB'nin bahanesinin de kalmayacağını vurguladı. Kıbrıs meselesinde de sert açıklamalar yapan Davutoğlu, AB'nin, kısa süre içerisinde Kıbrıs konusunda "stratejik bir kararın eşiğine geleceğini" savundu. Davutoğlu, Başmüzakereci Egemen Bağış, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nun yanı sıra geniş bir bürokrat grubuyla Brüksel'e gelen Türkiye heyeti, AB cenahından Dönem Başkanı İsveç'in Dışişleri Bakanı Carl Bildt ve AB Komisyonu Genişleme Komiseri Olli Rehn'in hazır bulunduğu HAK'ta sürecin en girift başlıklarından olan çevre faslını müzakerelere açmış oldu.
Rehn, davutoğlu gibi konuştu:
AB'NİN KÜRESEL OYUNCULUĞUNU TÜRKİYE BELİRLEYECEK

HAK'ın ardından yapılan ortak basın toplantısında Davutoğlu, üyelik müzakerelerine dahi başlamamış ülkelere vize muafiyeti getirilirken, nüfuslarının büyük bir kısmı Müslüman olan Bosna-Hersek, Arnavutluk, Kosova ve Türkiye'nin bu haktan mahrum edilmesine sert tepki gösterdi. "Gerçekten AB'nin Schengen bölgesine vizesiz seyahat için ne tür teknik hazırlıklar istediğini bilmek istiyoruz. Geri kabul anlaşması istiyorlar. 'Evet' dedik, hazırlıkları devam ediyor. Birkaç ay içinde değil çok kısa sürede, 1-2 ay içinde buna hazır oluruz. Biyometrik pasaport gibi diğer teknik hazırlıkları ve diğerlerini, dost Batı Balkan ülkelerinin yerine getirdiği tüm kriterleri karşılamaya hazırız. Tüm bu kriterleri yerine getirdikten sonra AB'nin Türkiye'ye vizesiz seyahat politikasını uygulamaması için hiçbir bahanesinin kalmayacağını düşünüyoruz. Samimi olarak söylemem gerekirse bütün bunlara rağmen Türk vatandaşlarına AB vizesi kalkmazsa bunu çifte standart olarak değerlendireceğiz." diyen Davutoğlu'na doğrudan tepki vermekten kaçınan Bildt ve Rehn, vize meselesinin toplantıda gündeme geldiğini söylemekle yetindi. Rehn, AB'nin Türkiye'den de Batı Balkan ülkelerinden istedikleri kriterlerin aynısını talep etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Genişleme komiserliği görevini devretmeye hazırlanan Olli Rehn, katıldığı son HAK'ta Türkiye'nin müstakbel üyeliğine kuvvetli destek verdi. Brüksel'in Türkiye'nin üyelik sürecinde takınacağı tavrın AB'nin küresel bir oyuncu olup olmak istemediğinin en büyük testi olacağını vurgulayan Rehn, Türkiye'nin stratejik ehemmiyetinin Avrupa'da artık anlaşıldığını kaydetti.

Gelin, Avrupa Birliği üyesi olun diyecekler

Türkiye'nin Avrupa Birliği ile 2005'ten beri yürüttüğü müzakere sürecinde dün 12. fasıl açıldı. Çevre faslının açıldığı Hükümetlerarası Konferans'a Ankara, adeta çıkarma yaparak üç bakanla katıldı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın yanı sıra Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu da Brüksel'deydi. Bakanlar, Brüksel yolunda gazetecilere önemli mesajlar verdi. En zor başlıklar arasında gösterilen çevre faslının müzakereye açılmasını AB konusundaki kararlılığın göstergesi olarak niteleyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Mayıstaki troyka toplantısında çevre faslını müzakereye açma konusundaki niyetimizi beyan ettiğimizde Avrupalı yetkililerin yüzünde müstehzi bir gülümseme oluşmuştu." dedi.

12 faslın açıldığı ancak geriye Kıbrıs sorunu ve Fransa'nın blokajı nedeniyle açılacak başka fasıl kalmadığı yolundaki yorumları değerlendiren Davutoğlu, "Türkiye'nin siyasi etkisi ve stratejik gücü AB'yi yeniden değerlendirme yapmaya itecek. Biz heyecanımızı hiç kaybetmeden teknik kriterleri tamamlayacağız. İşler öyle bir yere gidiyor ki, gelin AB üyesi olun diyecekler. GSMH bir trilyon dolara gidiyor. Öyle bir Türkiye'ye kim yok diyecek?" ifadelerini kullandı. Başmüzakereci Bağış da AB meselesinin siyasi bir süreç olduğunu vurgulayarak, "Farkında mısınız, artık ne Almanlar ne de Fransızlar ayrıcalıklı ortaklık sözünü ağızlarına almamaya başladı?" dedi.

Bağış, ayrıca yeni anayasa konusunda muhalefet partilerine hodri meydan dedi: "İstemezükçülük mantığıyla bir yere gidilemez. MHP de, CHP de taslağını ortaya koysun. Türkiye'yi çağdaş medeniyet seviyesine çıkaracak anayasayı beraber yapalım."

Davutoğlu, Bağış ve Eroğlu, Brüksel yolunda gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.

Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, müzakereye açılan çevre faslıyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: "Çevre konusunda 1.500 sayfalık strateji belgesi hazırladık. Bu daha sonra 400 sayfaya özetlendi. Strateji belgesini Türkiye'de 26 kurum hazırladı, 13 bakan altına imza attı. Sonunda 27 AB üyesi ülkenin tümünün de onayı alındı. İsveç'te tüm AB üyesi ülkelerin çevre bakanlarının katıldığı bir toplantıda İsveçli bakan 'Türkiye'nin yaptıklarına hayranlık duyduk' dedi. Çünkü Türkiye, son 6-7 senede çok önemli adımlar attı. 116 noktada hava kirliliğini ölçüyoruz. Bunu 2012'de 200'ü aşkın hale getirmeyi amaçlıyoruz. Katı atıklar konusunda çöp yığınlarının patladığı bir ülkeydik. Halen 35-40 milyon nüfusun katı atıklarını topluyoruz. Amacımız 2012'de 77 milyonun katı atıklarını toplayabilmek. Deniz temizliği meselesinde mavi bayrak sayımız 300'e çıktı. Ağaçlandırma ve erozyonla mücadele konusunda ise OECD'nin takdirini kazandık. Toplam 2 milyon 300 bin hektarı ağaçlandırıyoruz. Milletvekilleri, evlenenler, bebekler vs. için ağaç dikiyoruz. Dönüşte çevre faslı için de bir orman oluşturacağız.
zaman

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri