Geçtiğimiz günlerde "Çocuklarınızı imam hatip lisesine ve ilahiyata göndereceğinize düz okullara gönderin" sözleriyle gündeme bomba gibi düşen Cübbeli Ahmet Hoca adıyla bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'den dikkat çeken bir çıkış daha geldi.
Ahmet Hakan'ın programında, imam hatip liseleriyle ilgili yaptığı yorumla çok konuşulan Ahmet Mahmut Ünlü, "Çocuklarınızı imam hatip lisesi ve ilahiyata göndereceğinize düz ortaokul ve liselere gönderin" ifadelerini kullanmıştı.
"Yanında çalıştırdığı işçinin ücretini vermiyor"
Bu sözlerin ardından Ünlü'den ezber bozan bir çıkış daha geldi. "İşçisi geçinemezken patronun hayrı kabul olmaz" diyen Ünlü, "Gidiyor cami yaptırıyor anamın hayratı için, gidiyor köprü yaptırıyor babamın hayratı için. Orada yanında çalıştırdığının ücretini vermiyor. Senin ananın babanın ruhuna hayrat gider mi kardeşim ya. Burada kul hakkı var. Önce işçinin teri kurumadan onu vereceksin. Sonra asgari ücret diyorlar, niye asgari ücretten veriyorsun kardeşim?" diye konuştu.
"Yapma o hayırları kardeşim"
Ünlü, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Ben şu kadar veriyorum bu kadar veriyorum şöyle hayır yapıyorum böyle hayır yapıyorum diyenler var. Yapma o hayırları kardeşim. Bunu senin vermek mecburiyetinde olduğun asgari ücret 2400 lira ise ver ona 5 bin lira. Al de ki 2600 lira da benden. O 2600'ü de ananın babanın hayrına ruhlarına gönder.
"Nasıl geçinecek kiradaki?"
Cami dolu, çeşme dolu. Yanında çalıştırdığının hakkını veriyorum diyorsun. Hükümetin mecbur ettiği ücreti veriyorsun. Hükümetin mecbur ettiği ücretle geçinebilir mi işçi? 4 kişiyiz diyor demin haberlerde, 3 bin lirayla geçinmeye çalışıyor. Nasıl geçinecek kiradaki ya. Elektrik, su ve doğalgaz faturası derken kirayla birlikte zaten 2 bin lira gitti kafadan. Bodrumda otursan bin liradan aşağı ev kirası kalmadı. Nasıl bu insan 4 kişi geçinecek ya. Bu nasıl bir vicdansızlıktır. Ama maalesef Müslüman iş adamları namazlı abdestli efendiler senede 5 kere umreye gidiyorum diyor. Yatları var katları var. Kaç lira ücret veriyorsun diye sorunca asgari ücret diyorlar. El insaf, el vicdan ya."
İnternethaber