“Kentsel peyzaj, yaşadığımız kentsel çevrenin düzenini ifade eder” diye söze başlayan Cengiz Hasmer, “ Peyzajın kentteki kompozisyonudur” diye devam etti.
Bu yazımızda Cengiz Hasmer, kentsel peyzaj çalışmalarında tarihi yapılar konusu açıkladı. İşte Cengiz Hasmer’in konu hakkındaki yazısı:
Bilinçli olarak düzenlenmiş bir kentsel çevre, bir kentin kalitesi için hayati öneme sahiptir. Kentsel bütün ise yapıların bir bütün olarak birbirleriyle olan ilişkisidir. Kentsel peyzaj, kentsel çevrenin kapsadığı tüm kentsel elemanları ve öğeleri peyzaj çalışmalarında kullanır.
Bir kentin sahip olduğu çevrenin ve atmosferin en önemli parçalarından biri de tarihi yapılardır. Tarihi yapılar içinde medreseler, camiler, kiliseler, meydanlar, kuleler, antik kentler gibi birçok öğe sayılabilir.
Biz, Cengiz Hasmer İnşaat olarak; kentsel peyzaj çalışmalarımızda, kentin sahip olduğu tarihi mirasın korunmasına büyük önem vermekteyiz. Çünkü bir kentsel çevrenin doğallığını ve atmosferini koruması, tarihi dokusuna verilen özen ile anlaşılabilir. O sebeple bu yapıların çevre düzenlemelerinde, her şeyde önce tarihi atmosferin korunması ve hatta sunumunun güzelleştirilerek kentsel çevrenin bir parçası yapılmasını istiyoruz.
Kentsel peyzaj çalışmalarımızda tarihi yapıları düşünmeden hareket etmiyoruz. Yüzyılların getirdiği tarihi birikim, ancak ayakta kalan mimari yapılarla kente yansıtılabilir. Bir kent peyzaj mimarı olarak bu gerçeğin farkındayım. Cengiz Hasmer olarak; Bilinçli hareket ederek kent atmosferini modern ve geleneksel yapıların bileşimi halinde sunmak niyetindeyim.
Her kent peyzaj mimarı da tarihi yapılara önem vermeli, kentsel peyzaj çalışmalarında titizlikle çalışmalıdır. Yeni nesillerin tarih bilincine ulaşması buna bağlıdır. Ayrıca Avrupa'nın birçok şehrinde olduğu gibi, eski binalar ve tarihi yapılar korunursa, ortaya şahane bir kent iklimi ortaya çıkacaktır. Cengiz Hasmer olarak; İstanbul ve Bursa gibi tarihe tanıklık etmiş onlarca şehrimiz ile, Türkiye'de bunu sağlamak biz mimarların ana hedeflerinden biridir.