Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, “Hukuki, sosyal ve mesleki birçok sorunlara yol açan sözleşmeli öğretmen istihdamı düşüncesinden vazgeçilmelidir” dedi.
Çakırcı, Ankara 3 No’lu Şube il divan toplantısında yaptığı konuşmada, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da olağanüstü bir süreçten geçtiğini ifade ederek, “Türkiye olarak biz de yaşanan krizlerden etkileniyoruz. Küresel sistemin Türkiye ile ilgili boyutunda verdiğimiz sınav, dünya mazlumlarına umut olmaktadır. İslam ülkelerine yaptığımız ziyaretlerde görüştüğümüz kurum ve kuruluşların temsilcileri, 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişiminin kendileri için büyük bir kaygıya neden olduğunu ifade ediyor. Türkiye büyük bir badire atlatmış oldu” diye konuştu.
Yeni Türkiye’nin inşasında, anayasanın yapılması başta olmak üzere, herkese çok iş düştüğünü vurgulayan Ramazan Çakırcı, “Eğitim sisteminin ele alınıp yeniden yapılandırılmasında bizlere büyük sorumluluklar düşmektedir. En tehlikeli ve çetin zamanlarda gözünü budaktan sakınmayan bu camianın ülkenin gelecek inşasında da elini taşın altına koyacağından kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.
İş güvencesini tartışmaya açtırmayız
Memurun iş güvencesini konusunda duruşlarının net olduğunu ifade eden Çakırcı, konuşmasın şu şekilde sürdürdü:” Memurun iş güvencesini tartışmaya açmaya çalışanların zemin yoklaması olarak adlandırılan bu tür girişimlerle gelinmek istenen nokta, memurun iş güvencesinin tartışmaya açmaksa buna şiddetle tepki gösterir ve tartışmaya açtırmayız. Bir diğer konu da sözleşmeli öğretmen istihdamı. Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının yakın bir zamanda denendiği ama istenilen faydanın zerre kadar sağlanamadığı apaçık bir gerçektir.
Hukuki, sosyal ve mesleki pek çok sorunlara yol açtığı açık olan sözleşmeli öğretmen istihdamı düşüncesinden vazgeçilmelidir. İş ve kadro güvencesine sahip olmayan istihdam türlerinin kabulü mümkün değildir. Sözleşmeli personelin memur kadrosuna geçirilmesine ilişkin 632 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin dönemin hükümetince ortaya konulan gerekçesi bunun en büyük kanıtıdır. Söz konusu KHK’nin gerekçesinde, sözleşmeli personel istihdamının kamu hizmetlerinin etkili, verimli ve hızlı bir şekilde yürütülmesini sağlamadığı; çalışmalarda etkinlikten uzak olduğu kamu personeli arasında uluslararası hukuka ve anayasaya aykırı bir şekilde mali ve sosyal hakları ile diğer haklar arasında farklılığa, eşitsizliğe, adaletsizliğe sebep olduğu kabul edilmektedir.”
Eğitim-Bir-Sen Ankara 3 No’lu Şube Başkanı Ahmet Aydınsoy, açılış konuşmasında sendikal faaliyetleri hakkında katılımcılara bilgi verdi.