FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanan sanık, kaldığı Diyarbakır D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi gereğince "etkin pişmanlık" yasasından faydalanmak ve yeniden ifade vermek talebiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe gönderdi. Talebin kabul edilmesi üzerine zanlı, savcılıkta yeniden ifade verdi. Zanlı, ifadesinde, İstanbul'da üniversite eğitimi aldığı yıllarda cemaate ait bir yurtta 2 yıl boyunca etüt sorumlusu olarak görev yaptığını belirtti. Yurda 15 günde aralıkla bir kişi geldiğini kaydeden zanlı, bu kişi tarafından düzenlenen sohbet programlarında Fetullah Gülen'in kitapları okunmak suretiyle öğrencilere dini konularda bilgi verildiğini anlattı.
Üniversite üçüncü sınıfa geçtikten sonra cemaat evine geçtiği ve kendi aralarında sohbet programları düzenlediklerini bildiren zanlı, evlerde yapılan toplantılarda Gülen'in kitapları ve vaazlarını videodan izlediklerini aktardı. Zanlı, "Bu toplantı ve sohbetlerde hükümetin cemaate baskı yaptığı, cemaatin ise hukuka aykırı bir şey yapmadığı ve cemaate karşı yapılan haksızlıklar yönünde konuşma ve yorumlar yapılıyordu." ifadesini kullandı. ByLock programını tavsiye üzerine telefonuna indirdiğini iddia eden zanlı, ifadesinde şunları kaydetti: "Programda sadece 4 kişi ile yazışmalarımız oluyordu. Yazışmalarda Gülen'in vaazları konuşuluyordu. ByLock programındaki yazışmaların kendiliğinden silinip silinmediğini şu an hatırlamıyorum. Bu programı telefonumdan geçen yıl sildim ve kaldırdım. Daha doğrusu bu program sistem üzerinden kaldırılmış ve kullanılamaz hale gelmişti."
TABLET DAĞITMIŞLAR...
Geçen yıl Bylock programı ortadan kaldırılınca kendilerine program yüklü tablet dağıtıldığını öne süren zanlı, ifadesinde şunlara yer verdi: "Yanılmıyorsam tableti bana A.Ç. isimli birisi getirdi. Tablete 'Tango' isimli bir program yüklenmişti ama bu program bilindik 'Tango' programından farklıydı. Kendi aramızda konuşacağımız program tablete hazır yüklenmişti. Programda konuşacağımız kişilerdi ekliydi. Kimin kiminle irtibat kuracağı böylelikle belirlenmişti. Bu program üzerinde yazışma yapmamız gerektiği söylendi. Kullanım şekli herkese açık değildi. Programın cemaat mensuplarının birbirleriyle yazışmaları için hazırlandığını düşünüyorum. Onlarla kurduğum iletişimin zayıflaması nedeniyle tableti benden aldılar." Zanlı, 15 Temmuz'daki darbe girişiminden haberinin olmadığını savunarak, ifadesinde "etkin pişmanlık" hükümlerinden faydalanarak tahliyesini talep etti. Talebi değerlendiren nöbetçi sulh ceza hakimliği, adli kontrol hükümlerince zanlının serbest bırakılmasına karar verdi.