FETÖ/PDY üyelerinin tespitinde kesin delil olarak kabul edilen ByLock'u delil saymayan hakimin kararı, yargı çevrelerinde 'skandal' olarak yorumlandı.
Karar şok etkisi yaratırken İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi ise, Antalya'daki mahkemenin tam aksi yönünde bir karar verdi. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ByLock kullanıcısı İ.K'ye verdiği mahkumiyet kararını onadı.
İKİ FARKLI YORUM
MİT tarafından ByLock kullandığı tespit edilen Denizlili devlet memuru Hacer A., 15 Temmuz darbe girişiminin ardından gözaltına alındı.
Sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen A'nın, FETÖ içerisinde faal görevler aldığı belirlendi. Mahkemeye çıkarılan Hacer A., FETÖ üyesi olmaktan tutuklandı.
ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilen H.A, Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından TCK'nın 314/2 maddesi 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5/1 maddesi ve TCK'nnın 62/1, 58/ 53 ve 63'üncü maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Denizli'deki mahkemenin verdiği karar sonrası dosyanın gönderildiği Antalya Bölge Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nden ise skandal bir karar çıktı. Daire, A'nın ByLock kullandığına ilişkin MİT'in verdiği rapor dışında başka delil bulunmadığını belirterek, bu rapordaki bulguların, diğer resmi kurumlarda yapılacak araştırmalarla teyit ettirilmesini istedi ve yerel mahkemenin kararını bozdu.
Antalya'da bunlar yaşanırken İzmir'de ise, yargıdan tam tersi bir karar çıktı.
İzmir Adliyesi'nde zabıt katibi olarak görev yapan İ.K, 15 Temmuz sonrası ByLock kullandığı için gözaltına alındı ve tutuklandı. İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi, K'yi,ByLock kullanmasını gözönüne alarak örgüt üyeliğinden suçlu buldu. Mahkeme kararında,ByLock'un örgüt içi haberleşme programı olmasına rağmen her örgüt üyesinin telefonuna kurulamadığına ve örgütün ancak sadakatinden emin olduğu üyelerine bu programı kurduğunun tespit edildiğine dikkat çekti. Mahkeme, sanığın ByLock programı üzerinden yoğun şekilde yazışmalar yapmış olması, sanığın zabıt katibi olup kamu kudretini kullanan bir kişi olması dikkate alındığında tehlikenin ağırlığı ve kastın yoğunluğu hususları göz önüne alınarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çaptırılmasına karar verdi.
İZMİR ONADI
İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi Başkanlığı'na gönderildi. Kararı inceleyen 2. Ceza Dairesi Başkanlığı, yerel mahkemece verilen kararın herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı delillerde ve işlemlerde eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle kararı onadı.
KARDEŞİ BYLOCK'ÇU
İzmir ve Antalya'dan çıkan bu iki farklı karar kafa karışıklığına neden olurken, yapılan araştırmada Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nin FETÖ'yle mücadeleyi olumsuz etkileyebilecek böyle bir karar vermesinin nedeni anlaşıldı.
Antalya'daki 2. Ceza Dairesinin Başkanı Ş.D'nin Antalya'da öğretmenlik yapan kardeşi G.D'nin ByLock'tan tutuklu bir FETÖ üyesi olduğu ortaya çıktı. G.D'nin,Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir eğitim kurumunda öğretmen olarak görev yaparken FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ByLock kullanıcısı olduğu için tutuklandığı ve halen cezaevinde oludğu belirlendi.
Hukuk çevreleri Antalya'daki kararın bu nedenle bir skandal olduğunu ifade etti.
Fatih Şendil-Yeniasır