'Bütün dereler Ankara'ya akacak'

Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) Dönem Sözcüsü Ömer Şan, ''Yaşamı savunanlar ile 9 Nisan'da bütün dereler Ankara'ya akacak'' dedi.

Şan, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneğinde, DEKAP üyeleri ile düzenlediği basın toplantısında, suların satılmasına, tarihin ve kültürün yağmalanmasına, yarınların çalınmasına karşı 9 Nisan Cumartesi günü Ankara'da DEKAP olarak toplantı yapacaklarını belirtti.

Şan, yerli ve yabancı şirketlerin hidroelektrik santrali (HES) projeleri ile büyük bir yağma hareketi yürüttüklerini iddia ederek, ''Paranın gücüne iman edenler, doğamıza ve yaşam alanlarımıza el koymak istiyor. Suyumuz, madenlerimiz, ormanlarımız, tarım alanlarımız, yasa ve yönetmeliklerle sermaye sahiplerine devrediliyor. HES projeleriyle, termik santrallerle, güvenlik amaçlı sınır barajlarıyla, nükleer santrallerle, Kıyı ve Orman Kanunlarıyla insanca yaşam hakkımız elimizden alınıyor. Hayatlarımız sermaye sahiplerinin insafına teslim ediliyor. Atalarımızın, dedelerimizin yüzyıllardır koruyup kolladığı, bizlere emanet ettiği yaşam alanlarımızdan göçe zorlanarak yurtsuzlaştırılıyoruz'' diye konuştu.

Doğal yaşam alanlarına yapılan bu vahşi saldırıları durdurmak için Ankara'ya yürüyeceklerini vurgulayan Şan, şöyle devam etti:

'Egemenlerin doğamıza karşı yönelttiği hegemonyaya karşı, doğa haklarını anayasal güvenceye kavuşturmak için Ankara'ya yürüyoruz. Bu çağrı, paranın saltanatına karşı, derelerin kardeşliğine inananların çağrısıdır. Bu çağrı, derelerimize el koymak isteyenlere karşı, su ve yaşam hakkı mücadelesi verenlerin çağrısıdır. Bu çağrı, Anadolu'dan, Trakya'ya kadar, yaşama can veren bütün akarsulardan, vadilerden, derelerden Ankara'ya akma çağrısıdır. Yaşamı savunanlar ile birlikte 9 Nisan'da bütün dereler Ankara'ya akacak. Şimdi, mücadele ederek, doğayı ve yaşamı savunanların gücünü, kararlılığını gösterme zamanıdır. Şimdi, yüzyıllardır doğal yaşam alanlarımıza, yaşadığımız coğrafyaya, bizlere ve doğaya can veren derelerimiz, ırmaklarımız ve nehirlerimiz gibi çağlayarak akma zamanıdır. 9 Nisan günü, paranın iktidarı karşısında kardeşliğinin gücünü haykırma zamanıdır.''

Nükleer santrallerinde insanlık ve doğal yaşam alanları için büyük tehlike oluşturduğunu savunan Şan, şunları söyledi:

''HES projeleri ve nükleer santral tehlikelerinin boyutları aynı büyüklüktedir. Japonya'da yaşanan depremin ardından beraberinde getirdiği nükleer tehlike bunun en belirgin örneği olmuştur. İnsanlar artık nükleer felaketin getirdiği ölümle yüz yüzedir. Bu nedenle Sinop ve Mersin'deki nükleer karşıtı platform üyesi arkadaşlarda bizimle birlikte olacaktır. Bütün dünya ve hükümetler nükleer karşıtı çalışmalar yaparken, ülkemizde maalesef nükleer santral yapımı için çalışma yürütülmektedir. Bu tehlikenin karşısında bizde bu karşıtlığın bir parçası olarak mücadele edeceğiz.''

HES santrallerinin yapımının ardından çok büyük felaketleri beraberinde getirdiğini kaydeden Şan, şunları belirtti:

''HES'lerin yapımının sonrası ortaya çıkacak olan yüksek gerilim hatları ve bunların insan sağlığına nedenli zarar verdiği aşikardır. Yüzyıllar boyunca insanlarımız yüksek gerilim hattına maruz kalacak. Özellikle TÜBİTAK ve İTÜ'nün yaptığı çalışmada doğu Karadeniz bölgesinde yüksek gerilim hatlarının neden olduğu kanser hastalıklarına önemli oranda etki etmiş olduğu sabit olarak ortaya konulmuştur. HES'lerin nükleer santrallerin verdiği zararlardan çok daha fazlasını yüzyıllar boyunca vereceğine inanıyoruz. Buda bilimsel raporlarla ortaya konulmuştur.''

Şan, Ankara'daki buluşma noktasını önümüzdeki günlerde belirleyeceklerini söyledi.

akşam

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri