Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde görev yapan 85 bin civarında ücretli öğretmen var. Bunlar kelimenin tam anlamıyla, adeta birer köle gibi muamele görüyorlar.
Geçtiğimiz günlerde kamu saatindeki köşemde, bu konuya dikkat çekmek için; HİÇ KİMSE MEB ‘DEKİ KÖLELERİN SESİNİ DUYMUYOR. Başlıklı bir yazı kaleme almıştım.
EVET, özellikle özel eğitim kurumlarında, hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan, özverili bir şekilde çalışan öğretmenlerimizi okullarında ziyaret ederek sıkıntılarını dinledik.
Küçücük bir okulda, 40 öğretmenin 39 tanesi ücretli. Kimi 2, kimi 3, 5, 7, 8 yıldır özel eğitimde çalışan ücretli öğretmenlerimizi gördüm.
Hiç biri özel eğitim alanı mezunu değil ama, hepsi bu işin adeta yaşayarak uzmanı haline gelmiş. Buradan tüm yetkililere sesleniyorum.
Onca zorluklarına rağmen, hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan bu insanlara, özel eğitimle ilgili kısa süreli bir eğitim verilerek, kadrolu ya da sözleşmeli öğretmen olma imkânı verilmelidir.
Hiç düşündünüz mü, acaba neden en fazla ücretli öğretmen özel eğitim kurumlarında vardır diye.
Sebebi şu, özel eğitim mezunu öğretmenler genellikle, orta ve ağır derecede engelli öğrencilerden oluşan özel eğitim okullarında çalışmak istemiyorlar. İlk fırsatta, hafif düzeyde engelli öğrencilerin bulunduğu, özel alt sınıflarının bulunduğu okullara tayin istiyorlar.
Dolayısıyla, ücretli kölelik, pardon ücretli öğretmenlik sisteminin mahkumu ve mağduru olan bu insanlar, çok özel şartlarda, çok zor durumda ve adeta bir köle gibi, kadrolu öğretmenlerin sahip olduğu tüm sosyal, ekonomik haklardan mahrum olarak çalışmaya mahkum edilmektedirler.
Asgari ücretinde altında, yarım zamanlı sigorta ile, aylık ortalama (kesintilerden sonra ) 800-900TL gibi komik ücretlerle öğretmenlik yapmaya çalışıyorlar. Şimdi soruyorum. Bunun adı kölelik değilse nedir? Bu duruma hangi vicdan, hangi insaf duyarsız, sessiz kalabilir? Peki bu garabetin çözüm yolu nedir?
1. Öncelikle, öğretmenlik bölümü mezunları için ücretli öğretmenlik anlayışından derhal vazgeçilmelidir.
2. Acil öğretmen ihtiyacı için ya da geçici öğretmen ihtiyacı için ücretli öğretmenlik zorunluysa, bu insanlara, en azından, insanlık onuruna yaraşır şartlarda çalışma imkânı verilmelidir.
3. Ücretli öğretmenlerin ekonomik ve sosyal şartları derhal iyileştirilmelidir.
4. Bayram tatili ya da kar tatili gibi zorunlu tatillerde, ücretli öğretmenlerin, diğer kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi, ücretlerinin kesilmesine son verilmelidir.
5. Özel eğitim öğretmenlerinin aldığı %25 fazla ücretin, ücretli öğretmenlerde ödenmesi sağlanmalıdır.
6. Ücretli öğretmen olarak çalışmak isteyen ve gerekli şartları taşıyan kişilerle, belli dönemlerle sınırlı olmak kaydıyla sözleşme yapılmalıdır.
Bu maddeler uzatılabilir. Hepsini burada sıralamaya zamanımız da, köşemizde yetmez. Bu gerekli de değil. Ama acil olarak, ekonomik ve özlük hakları iyileştirilmeli, diğer ayrıntılar teknik olarak çalışılmalı ve düzenlenmelidir.
Kaynak: Haber Vaktim - Ahmet Aydınsoy