Bilim Kurulu üyeleri, özetle şu bilgileri verdiler:
KONTROL İÇİN GEREKLİ
Hürriyet'ten Meltem Özgenç'in haberine göre: Prof. Dr. Levent Yamanel: Çok erken bir karar değil. Bunlar konuşulan konulardı. Vatandaş da çok bunaldı. Uyumun sağlanması adına kuralları hafif gevşetip kontrolü daha iyi sağlayabilirsiniz. İyi yolda olduğumuzu görüyoruz. Ama temel tedbirlere de sıkı sıkıya uyuması gerekiyor. Nedir bunlar? İzolasyon, sosyal mesafe, maske kullanımı ve hijyen. Bunlar normalleşme için uyulması gereken kurallar. Şimdi tüm sektörler için ayrı ayrı rehberler hazırlanacak. Bu rehberlerde de ciddi kurallar getirilecek. Bu kurallara da ciddi şekilde uyulması istenecek. Örneğin kuaförler nasıl çalışacak? İki randevu arası ne kadar olacak? Nasıl temizlik yapılacak? Maske kullanımı nasıl olacak? Bunların hepsi belirlenecek.
MASKE KULLANIMI ZORUNLU OLABİLİR
Doç. Dr. Sema Turan: Salgın nedeniyle oldukça çok sayıda önlemler aldık. İşe de yaradı. Ancak hayat da devam ediyor. Ülkenin bir takım gerçekleri var. Biz tabii ki Bilim Kurulu olarak tıbbi olarak alınması gereken önlemleri belirtiyoruz. Bu önlemler alınıyor da ancak ekonomik, sosyal açıdan da düşünmek gerekiyor. Normalleşme sürecine geçerken de en uygun şekilde geçmek gerekir. Bu süreç ülkemizde, diğer ülkelerden daha kontrollü ve dikkatli yapılıyor. Evet belli alanlar açılıyor olabilir oralarda insanlar olacak ama biz kişisel hijyen kurallarına, sosyal mesafeye dikkat edilmesini, maske kullanımını yine önereceğiz. Hatta belki de örneğin AVM'lere girerken maske kullanımı zorunlu olacak. Bunlar tartışılan konular. Bir konunun her adımını tek tek tartışıyoruz. Tüm sektörler için rehberler hazırlanıyor. Bu rehberler çok sayıda araştırma sonucu çıkacak. Şuanda açılacak her sektör nasıl çalışacak, hangi saatlerde ne kadar açık kalacak, kullanılan malzeme nasıl sterilize edilecek hepsi belirlenecek. Evden çalışabilecek mesleklerin biraz daha evden çalışmasını da öneriyoruz.
SALGIN KALKMIŞ GİBİ DAVRANIRSAK YANILIRIZ
Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz: Salgınlarda olayın tıbbi boyutunun yanı sıra ekonomik ve sosyal boyutları da son derece önemlidir. Milletimiz ilk vaka tarihi olan 11 Mart'tan beri tedbirlere uymak konusunda büyük özveri gösterdi. En çok da 20 yaş altındaki gençlerimiz ve çocuklarımız ile 65 yaş üzerindeki büyüklerimiz çağrılara uyarak evde kaldılar. Alınan tüm tedbirler sayesinde vaka artış hızı düşüşe geçti. İyileşen hasta sayısı, mevcut vaka sayısının önüne geçti. Tablo böyle olunca işin sadece bizim ilgilendiğimiz tıbbi boyutu değil, aynı zamanda başta söylediğimiz ekonomik ve sosyal boyutları gereği de kısıtlamaların peyderpey gevşetilmesi söz konusu oldu. Normale dönüş süreci, tedbirlerin göz ardı edileceği bir süreç olarak değerlendirilmemelidir. Biz bu süreçte, vatandaş olarak, belirlenen kurallara uymaz veya salgın tamamen ortadan kalkmış gibi davranırsak bir yanılgıya düşmüş oluruz. Bu yanılgı da karşımıza vaka sayısında umulmadık şekilde tekrar artış ve daha sıkı kısıtlamaların gelmesi sonucunu çıkarabilir. Bu nedenle fiziksel mesafeye, temizlik önlemlerine, maske kullanmaya, kısacası belirlenen tedbirlere harfiyen uymaya normale dönüşün tüm aşamalarında da dikkat etmeliyiz.